"söylemez" - Traduction Turc en Arabe

    • يخبر
        
    • يخبرك
        
    • يقل
        
    • يخبرني
        
    • تخبرك
        
    • لن تقول
        
    • يخبره
        
    • لن يقول
        
    • يخبرها
        
    • يخبروك
        
    • يُخبرني
        
    • لن تخبر
        
    • لا يقول
        
    • تخبركَ
        
    • لا تقول
        
    Piggie kimseye söylemez! Open Subtitles لا تقلقي لن يخبر بيجي آي شخص أنه كان الـ بايزون
    Eğitim Bakanı söylemesi gerekmeden kimseye bir şey söylemez. Open Subtitles وزير التعليم لا يخبر أحداً أي شيء إلا إذا كان مضطرا لذلك
    Yetişkin olmanın ilginç bir yanı var. On sekiz yaşına geldiğinizde, kimse size artık kendi ebeveynliğinizi üstleneceğinizi söylemez. TED المثير للاهتمام في كونك راشدا هو عندما تبلغ سن الثامنة عشرة، لا يخبرك أحد أن مهمتك ستصبح الآن الاهتمام بنفسك وتربيتها.
    Asla bir şey söylemez, asla itiraf etmez, asla eleştirmez. Open Subtitles أنه لم يقل أى شئ ولم يبح بأى شئ ولم انتقد شيئاً
    Bütün haklar Bayan Buckley'e kalıyorsa, bunu bana asla söylemez. Open Subtitles "كل الثروة ستذهب للآنسة "باكلي ! لن يخبرني بذلك قط
    - Bir ilişkimiz olduğuna inanmazsa sana bir şey söylemez. Open Subtitles انها لن تخبرك اى شئ إلا إذا عرفت انك مرتبط جداً بها لقد كنا رومانسيين مع بعضنا البعض
    Nehir hiç yalan söylemez, yine de, kıyıda duran sahtekar adam onları duyar. Open Subtitles النهر لا يخبر الأكاذيب خلال الوقوف على الشاطئ الرجل المخادع مازال يسمعهم
    Bir kanla, ortak bir kankaya üçüncü bir kankanın ona aşık olduğunu söylemez Open Subtitles الاصدقاء لا يخبرون صديقهم المشترك بأن الصديق الثالث يحبه مثل الصديق الثالث لا يخبر صديقهم المشترك
    Ayrıca kim iki adım ötesinde oturan birisiyle daha önce nişanlı olduğunu kız arkadaşına söylemez? Open Subtitles حسناً، بالإضافة، من الذي لا يخبر صديقته أنه كان مخطوباً لواحدة تعمل على بعد أربعة أقدامٍ منها؟
    Tabii, siz böyle bir şey söyler söylemez insanlar bunun imkansız olduğunu söylerler, ve bu Suzuki tarafından da söylenmişti. TED بمجرد أن تقول شيئا مثل هذا يخبرك الجميع انه أمرً مستحيلً وهذا ما قاله سوزوكي
    Bir çeteye girdiyseniz, kimse size öldürüleceğinizi söylemez. Open Subtitles إذا كنت جزءاً من الفريق فلا أحد يخبرك أبداً بأنهم سيقتلوك
    Bir çeteye girdiyseniz, kimse size öldürüleceğinizi söylemez. Open Subtitles إذا كنت جزءاً من الفريق فلا أحد يخبرك أبداً بأنهم سيقتلوك
    Hiçbir zaman söylemez. Open Subtitles إنه لم يقل لماذا, إنه لا يقول لماذا أبداً.
    Üstelik Dr. Rosen izin almam gerektiğini asla söylemez. Open Subtitles و الدكتور روسين لم يقل اني في عطلة اليوم
    Nasıl olsa Nick bana Zoya ve Vanya öldürülürken gerçekten nerede olduğunu söylemez. Open Subtitles بما أن نيك لن يخبرني أين كان حقا خلال مقتل زويا وفانيا
    O da söylemez zaten. Open Subtitles و انا لا اعرف لماذا حتى و لا يقبل أن يخبرني
    NSA, üst düzey yetkilinin izni olmaksızın size gökyüzünün rengini dahi söylemez. Open Subtitles وكالة الأمن القومي لن تخبرك بلون السماء حتى بدون طلب رسمي
    Şey, Naomi'yle görüşüyor. Naomi bana hiç bir şey söylemez. Open Subtitles حسناً، إنها ترى نعومي و نعومي لن تقول لي شيئاً
    Kimseye söylemez, bundan nefret eder. Open Subtitles انه لا يخبره لأحد على الإطلاق، إنه يكره ذلك
    Kimse sana, ejderhayı öldüremeyecek kadar küçük olduğunu söylemez çünkü hepsi kitabın içindedir. Open Subtitles لن يقول لكى أحد أنك صغيرة لتقتلى التنين لأن كل هذا يحدث هنا وأنتى فى أمان
    Bugün daha iyi ama, Carolyn'e söyler söylemez ondan histerik bir telefon bekliyorum. Open Subtitles انه بخير اليوم ولكنى أتوقع مكالمة تليفونية هيستيرية من كارولين بمجرد أن يخبرها
    Evet, elektrikçiler bunu sana söylemez çünkü seni sorumluluk altında bırakmak istemez... Open Subtitles أجل، مختصّوا الكهرباء لن يخبروك عنها. لأنّهم يريدونك أن تدفع لهم المال...
    Ne olduğunu bana söylemez. Open Subtitles ولم يُخبرني بما يجري
    Rahat ol. Polislere hiç bir şey söylemez. Open Subtitles اهدئي, هي لن تخبر الشرطة أي شيء
    John McCain neyin popüler olduğunu söylemez doğru olanı söyler. Open Subtitles اذن فقل ذلك سيدي جون ماكين لا يقول ماهو رائج
    Oh, hayır, hayır, Sylvia sana bir bok söylemez. Open Subtitles كلّا, كلّا، إنّ (سيلفيا)لن تخبركَ شيئًا. خطأ.
    Kurallar ve teşvikler nasıl iyi arkadaş olunacağını, nasıl iyi ebeveyn olunacağını, nasıl iyi bir eş olunacağını ya da nasıl iyi bir hekim ya da iyi bir avukat ya da iyi bir öğretmen olacağınızı söylemez. TED القوانين والحوافز لا تقول لك كيف يمكنك ان تكون صديقاً جيداً .. ولا كيف يمكنك ان تكون أباً جيداً وكيف يمكنك أن تصبح زوجاً جيداً او كيف يمكن ان تصبح محامياً .. او طبيباً جيداً او مدرساً جيداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus