| Okuldaki heceleme yarışmasına katılmak için hak kazanmıştım, ve o benim sözlüğümü yaktı. | Open Subtitles | حاولتُ الإشتراك في تلك مسابقة التهجي المحلية ولسخرية القدر إنها أحرقت قاموسي المفضل. |
| Dünya dışı diller sözlüğümü almadığıma pişman oldum. | Open Subtitles | بدأتُ أندم لعدم إحضاري قاموسي لـ "بين المجرّات" إلى الآن. |
| Pek emin değilim. sözlüğümü evde unutmuşum. | Open Subtitles | لست متأكدة لم أحضر قاموسي معي |
| İşim o kadar kişisel ve o kadar garip ki kendi sözlüğümü yaratmak durumunda kalıyorum. | TED | عملي شخصي جدا وغريب جدا لدرجة أنه يتحتم على ابتكار قاموس له |
| Kafiye sözlüğümü de getireyim. Tracy hala aramadı. | Open Subtitles | سأذهب للحصول على قاموس القوافي |
| Tamam. Kafiye sözlüğümü alayım. | Open Subtitles | حسناً، سآخذ قاموس القافية |
| Evet, sözlüğümü çantamda unutmuşum. | Open Subtitles | أجل، نسيت أن قاموسي في حقيبتي |