Bir sürü sorunu vardı ama hepsi geride kalmıştı. | Open Subtitles | -كانت لديها الكثير من المشاكل ، لكن أصبحت خلفها |
Umarım bir sürü sorunu çıkmaz. | Open Subtitles | . أتمنى ألا يخوض الكثير من المشاكل |
Varlıklı tiplerin de bir sürü sorunu vardır. | Open Subtitles | الأغنياء لديهم الكثير من المشاكل. |
Bir sürü sorunu var. Neden kötü davranıyorsun? | Open Subtitles | لديها العديد من المشاكل لماذا كان عليك أن تكون فظا |
Bir sürü sorunu var. Neden kötü davranıyorsun? | Open Subtitles | لديها العديد من المشاكل لماذا كان عليك أن تكون فظا |
Bu da bir sürü sorunu beraberinde getiriyor. | Open Subtitles | مما يؤدي إلى العديد من المشاكل |
Evet, bir sürü sorunu varmış gibi görünüyordu... | Open Subtitles | نعم، حسنا، انها تبدو وكأنها لديها الكثير من المشاكل... |
Bunun bir sürü sorunu var, sıfır güçten başlayarak. | Open Subtitles | {\pos(192,210)}هذا الواحد به الكثير من المشاكل بدءاً بصفر من الطاقة |
Onun bir sürü sorunu var. | Open Subtitles | لديه الكثير من المشاكل |