Ne kadar güzel olduğu veya ne kadar sürüngeni olduğu umurumda değil eğer benim olanı almak isterse ona iğnemi batırırım. | Open Subtitles | لا يهمّني كم هي جميلة.. أو عدد الزواحف التي لديها إن حاولت أخذ ما هو لي، |
sürüngeni kayadan ayırt etmek zordur. | Open Subtitles | إنه من الصعب معرفة الزواحف من الصخور |
Elinizdeki en vahşi sürüngeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد أكثر أنواع الزواحف خطورة لديكِ. |
İnce zarının altından hali hazırda mükemmelliğe ulaşmış sürüngeni net şekilde görebilirsin. | Open Subtitles | من خلال الغشاء الرقيق يمكن أن تبين الزاحف المثالي |
"Lysander, yardım et, gör artık beni Al göğsümden, şu sürünüp duran sürüngeni" | Open Subtitles | ليسندير، إفعل ما تستطيع لتسحب هذا الثعبان الزاحف من صدري؟ |
Gece sürüngeni. Kan emici. | Open Subtitles | الزاحف الليلي, مصاص الدماء |
Yeni bir grup deniz sürüngeni ön plana çıkmaya başladı, Plesiosorlar. | Open Subtitles | مجموعة جديدة من الزواحف البحرية حكَمت Plesiosaurs الـ |
ve bu köşede, en güçlü deniz sürüngeni, Prognathodon, 12 metre uzunluğunda Mosasor bulunmaktadır. | Open Subtitles | و في هذه الزاوية ، يوجد أقوى الزواحف البحرِية Prognathodon الـ بطول 40 قدم Mosasaur الـ |
Rosemary'nin sürüngeni gibi. | Open Subtitles | انها مثل روزماري الزواحف. |
sürüngeni bırak. | Open Subtitles | إنزعي يدك من على الزواحف |
Araba kullanmak ve bir sürüngeni almaktı. | Open Subtitles | قضيت معظم الوقت في القيادة... -لإيصال ذلك الحيوان الزاحف... |
O sürüngeni kontrol eden benim. | Open Subtitles | أنا المتحكم بذلك الزاحف |