Benim rahatsızlığım yapmadığı bir şey yüzünden uzun süre hapis yatacak bir kadınım var. | Open Subtitles | وحالتي أن لدي إمرأة تنظر لعقوبة طويلة لشيء لم تفعله |
Benim rahatsızlığım yapmadığı bir şey yüzünden uzun süre hapis yatacak bir kadınım var. | Open Subtitles | وحالتي أن لدي إمرأة تنظر لعقوبة طويلة لشيء لم تفعله |
Kafanı bavulunda 15 kilo mal bulmaları halinde çok uzun süre hapis yatacağın gerçeğinden uzaklaştıracak herhangi bir şey. | Open Subtitles | حتى تنسى انك من الممكن ان تذهب الى السجن لفترة طويلة اذا وجدوا 15 كيلو من الكوكايين فى حقائبك |
Bunun için uzun bir süre hapis yatabilirim. Ve sosyal hizmet. | Open Subtitles | يمكن أن أدخل السجن لفترة طويلة وأقوم بخدمات اجتماعية. |
Ya anlaşmayı kabul edersiniz, ya da kardeşimi arar ikinizin de uzunca bir süre hapis yatmanızı sağlarım. | Open Subtitles | إمّاأنتعقداصفقة،أوأتصلبأخي.. وأحرص على أن تدخلا السجن لفترة طويلة للغاية |
Bunu yaparsan Luis, bu çocuk uzun süre hapis yatacak. | Open Subtitles | إذا ما كنت كذلك يا "لويس" فهذا الصبي سيذهب إلى السجن لفترة طويلة |
Yerimiz değiştirilene kadar Waipahu'daki vadi dışında bir kampta bizleri bir süre hapis tuttular. | Open Subtitles | لقد أبقونا في السجن لفترة... حتى تم ترحيلنا... إلى مخيم خارج الوادي في "وايباهو". |
Bir süre hapis yattı. | Open Subtitles | لقد كان في السجن لفترة |