Geçen yıl bir süreliğine burada görev yaptığı için giriş yetkisi vardı. | Open Subtitles | هو مصرح له بالدخول لأنه عُين هنا لفترة قصيرة خلال العام الماضي. |
Öyle görünüyor ki bir süreliğine burada kalacağız. | Open Subtitles | حسناً الأمر يبدو وكأننا سنكون هنا لفترة من الوقت |
Bir süreliğine burada kalacaksınız, sizi değerlendireceğiz. | Open Subtitles | سوف تظل معنا هنا لفترة كي نستطيع ان نقيمك |
Bir süreliğine burada kalabilir miyim? | Open Subtitles | فهل من الممكن أن أبقى هنا قليلاً ؟ |
Zırhlı araç, programının bir saat kadar gerisindeymiş o yüzden bir süreliğine burada beklemiş olmalılar. | Open Subtitles | والسيارة الأخرى كانت متخلفة حوالي ساعة عن الموعد كان لابد إنتظارها هنا لبعض الوقت |
Bir süreliğine burada kalmamıza itirazınız olur mu, yoksa eve mi dönmek zorundasınız? | Open Subtitles | هل تمانعين لو مكثنا هنا لفتره من الوقت او يجب ان تذهبى الى المنزل ؟ |
İsmim Verena ve bir süreliğine burada kalacağım. | Open Subtitles | إسمي فيرينا و أنا سأبقى هنا لمدة من الزمن |
Bir süreliğine burada kalacaksınız, sizi değerlendireceğiz. | Open Subtitles | سوف تظل معنا هنا لفترة كي نستطيع ان نقيمك |
Aslında, bir süreliğine burada kalmayı planlıyorum. | Open Subtitles | فى الحقيقة , كنت أفكر بأن أتوقف وأبقى هنا لفترة |
Evet, şey, her neyse, belki bir süreliğine burada kalabilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | نعم، حسنا، على أية حال، أنا كنت أتسائل إذا يمكنني البقاء هنا لفترة |
Her neyse, her şey değişti, bu yüzden artık bir süreliğine burada yaşıyorum. | Open Subtitles | بأي حال كل المناظر أصبحت قديمة لذا أنا أعيش هنا لفترة |
Seyahatinize biraz ara verip bir süreliğine burada kalın. | Open Subtitles | لا بد لك من أن تبقى هنا لفترة , اقطع رحلتك. |
Kısa bir süreliğine burada olsanız da bence sahip olduğunuz bu şey sizler için çok önemli bir fırsat, o yüzden tüm bunların tadını çıkarmaya bakın. | Open Subtitles | اعتقد انها احدى مميزات هذه الفرصه بالرغم من جودكم هنا لفترة قصيرة يمكنكم الاستمتاع بكل هذا |
Bir süreliğine burada güvendeyiz. | Open Subtitles | ينبغي أن نكون في مأمن هنا لفترة من الوقت. |
Eğer bir süreliğine burada olacaksak kıyafetlerimizi değiştirsek iyi olurdu. | Open Subtitles | إذا كنا سنظلُّ هنا لفترة سيكون من الجميل أن نُغيّر ملابسنا. |
Bak, bir süreliğine burada kalmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | الاستماع، عليك أن البقاء هنا لفترة من الوقت، حسنا؟ |
Kısa süreliğine burada duralım. | Open Subtitles | دعونا نتوقف هنا لفترة من الوقت |
Bir süreliğine burada olacaksınız da. | Open Subtitles | سوف نبقى هنا قليلاً |
İkimiz de biliyoruz ki epey bir süreliğine burada kalabilirsin. | Open Subtitles | اذا كلانا يعلم انك ستبقى هنا لبعض الوقت |
Onlardan uzağız. Bir süreliğine burada güvende oluruz. | Open Subtitles | نحن خارج التغطيه, يجب ان نكون بأمان هنا لفتره |