İkisini hava kovboyları uçuruyordu Ben Tapp ve arkadaşı Rankin, sığırlarını ağıllara sürebilmek adına yaşamlarıyla resmen kumar oynuyorlardı. | Open Subtitles | إثنان مِنها كانت مُحلقة مِن قِبل فتيان الابقار بين تاب وشريكهرانكين، يُجازفان حتى الموت لجمع ماشيتهم. |
Afrika savanında, çobanlar sığırlarını kapalı tutuyorlar. | Open Subtitles | فيالسفاناالافريقية، يُبقي الرُعاة ماشيتهم قريبة |
sığırlarını böcek ilacı içeren yerlerde otlatan bir besi yerinden gelen 4.sınıf et sağlayan bir tedarikçiye geçtiler. | Open Subtitles | قاموا بتبديل مُصدري اللحوم إلى لحوم درجة رابعة من مزارع التسمين التي ريت ماشيتهم على الحبوب المعالجة بالمبيدات الحشرية |
Doğudan ve batıdan, kuzeyden ve güneyden, her şeyleriyle geldiler, koyunlarını sığırlarını ve develerini önlerine kattılar. | Open Subtitles | من الشرق و الغرب... من الشمال و الجنوب جاءوا بكل ما يمتلكونه يقودون مواشيهم |
Doğudan ve batıdan, kuzeyden ve güneyden her şeyleriyle geldiler, koyunlarını sığırlarını ve develerini önlerine kattılar. | Open Subtitles | من الشرق و الغرب... من الشمال و الجنوب جاءوا بكل ما يمتلكونه يقودون مواشيهم |
Biz zamanlar Doğu Afrika'nın en korkutucu savaşçıları olan Masailer sığırlarını ve ailelerini hâlâ mızraklarla koruyorlar. | Open Subtitles | فيما مضى كانت من أعتى المقاتلين (في شرقيّ (أفريقيا لا زال الـ(ماساي) يدافعون عن ماشيتهم |
- sığırlarını onlara ver. | Open Subtitles | اعطهم ماشيتهم |