"sınırları içinde" - Traduction Turc en Arabe

• داخل حدود
• ضمن حدود
• في حدود
• ضمن نطاق
• على الأراضي المحايدة
• عن حدود

O ülkenin sınırları içinde tadı gerçekten iyidir. ama başka yere götürürseniz tadı iğrençtir.
وطعمه رائعٌ جداً فقط إن كنت داخل حدود فرنسا ولكن طعمه سيء للغاية إذا جربته في مكان آخر

Optrika'dan mı, yoksa Bedrosya sınırları içinde misiniz?
هل انت فى أوبتريكا أم داخل حدود بيدروسيا ؟

Hikayemiz başladığından beri, atalarımız, diğer hayvanlar gibi, onları çevreleyen dünyanın sınırları içinde yaşadılar.
منذ أن بدأت قصتنا وقد كان أجدادنا , كسائر الحيوانات قد عاشوا داخل حدود العالم من حولهم

Her ne ise, insanın bildiklerinin sınırları içinde olduğu kesin.
مهمـا كـان، فهوَ جيّد ضمن حدود التجربة الإنسـانية

Babasının koruması altında çiftliğin sınırları içinde,
ضمن حدود المزرعةِ تحت حماية أبيها كاثرين

İşlem devam ederken, bu seçkin restoran sınırları içinde insanlar avcı rolünü oynamak için muazzam para ödüyorlar gibi göründü gözüme.
في حين أن هذا استمر , أنها وقعت لي أن في حدود هذا المطعم الأنيق , كان الناس دفع أسعار باهظة للعب دور الصياد.

Lorraine'i, Fransa sınırları içinde yeniden tam bağımsız bir il yapmayı yeniden değerlendirebiliriz.
سننظر في إعادة لورين كمحافظة مستقلة تماما داخل حدود فرنسا.

Marcus Aurelius Roma İmparatorluğu sınırları içinde bulunan 50 milyon kişiyi yönetmişti.
كان ماركوس اوريليوس يحكم اكثر من 50 مليون نسمة داخل حدود الامبراطورية الرومانية

Yani kamp sınırları içinde duruyorum, öyle mi?
انا الان أقف داخل حدود المعسكر؟

ABD sınırları içinde olmamıza rağmen başarısız bir şekilde istihbarat paylaşıyoruz.
نحن في الماء الساخن المحتملة -- اننا نعمل داخل حدود الولايات المتحدة و الفشل في تبادل المعلومات الاستخباراتية.

- Yemen sınırları içinde cinayetler mi?
قتل أهداف داخل حدود اليمن؟ صحيح.

Kuzey Vietnam'ın sınırları içinde Amerika tarafından vuruldu...
فقط داخل حدود فيتنام الشمالية ضرب اليوم من قبل الولايات المتحدة - ماهاذا، آبيغيل؟

CIA, bu ülke sınırları içinde bir sürü terörist hücresini yöneten bir adamın herhangi bir şeyi yönetmesine nasıl izin verir?
كيف تركت وكالة المخابرات المركزية ذلك الرجل، الذي أدار ما يبلغ خلية إرهابية ضمن حدود هذه البلاد، أيّ شئ مرة؟

..fakat her zaman hukuk sınırları içinde kalırız.
ولكننا نبقى دائماً ضمن حدود القانون

Oldu. Bant sıkışması normal çalışma sınırları içinde.
شريط لاصق ضمن حدود العمليات

Edep sınırları içinde.
ضمن حدود النزاهة

New Bern sınırları içinde Salı'da beri 12.
إثنى عشر حالة ضمن حدود (نيو برن) منذ الثلاثاء

Anlam, ancak insan aklının sınırları içinde var olabilir.
المعنى لا يمكن أن يوجد إلا في حدود العقل البشري

Soğutma sistemi rakamları müsamaha sınırları içinde.
أعداد نظام التبريد ضمن نطاق الأمان

Yatağında akar, sınırları içinde kalırsa mutluluk ve bereket getirir.
تأتى بالسعادة والخيرات أما اذا خرجت عن حدود الوادى