"sızmış" - Traduction Turc en Arabe

    • تسلل
        
    • إخترق
        
    • تسرب
        
    • اخترق
        
    • تسربت
        
    • تسللت
        
    • اخترقت
        
    • اخترقوا
        
    • بإختراق
        
    • مغشياً
        
    • بتسريب
        
    • أخترق
        
    • مغمياً
        
    • الوعي على
        
    • تسرّب إلى
        
    Organizasyonumuza sızmış birisi sanki buraya davet edilmiş gibi rol yaptı. Open Subtitles شخص ما الذى تسلل لمنظمتنا بالتظاهر أنه شخص ما دعوناه اليوم
    Evet, uzun zaman önce bu ülkeye bir iş için sızmış. Open Subtitles أجل، فإنّه قدّ تسلل لهذا البلد لقضاء مهمّة منذ زمن طويل.
    Üzgünüm, sire, ama bir dev kentin duvarlarından içeri sızmış. Open Subtitles أنا آسف يا مولى، لكن هناك عملاق إخترق حوائط المدينة
    Görevin konusunda basına bilgi sızmış. Duydum efendim, haberlerde duydum. Open Subtitles ـ ثمة تسرب حول موعدك ـ لقد نشر في الأخبار
    Birisi BM veritabanına sızmış. Open Subtitles شخصٌ ما اخترق قاعدة بيانات الأمم المتحدة
    Vietnam'da bazı şeyler New York Times'a sızmış. Open Subtitles تسربت مُذكِّرة سرية جداً حول فييتنام لجريدة النيويورك تايمز
    Kolonilere sızmış insan kopyaları, ani saldırılar için ortam hazırlamış olabilir. Open Subtitles اذا كان لديهم نماذج بشرية متضاعفة تسللت الي المستعمرات كوضع اساس لهجوم مفاجي..
    Metal makine doğruluyor. Örümcek makinalar Platform Bir'in tamamına sızmış durumda. Open Subtitles الجهاز يؤكد أن تلك الآلات العنكبوتية قد اخترقت المحطة بالكامل
    DOD, Çin'in veri yüküne izinsiz sızmış olabileceğini söylüyor. Open Subtitles وزارة الدفاع تقول أن ربما يكون الصينيون قد اخترقوا الحمولة حاسوبياً
    Açıkçası sessizce arkadan sızmış, bu baltayı savurup indirmiş, kafatasını ikiye bölmüş. Open Subtitles من الواضح أنه قد تسلل من الخلف و أرجح الساطور و أسقطه ليقسم الجمجمة
    Birinci sınıf bir düşman, rejimimizi zayıflatmaya çalışmak için Komunist Partimizin içine sızmış bulunuyor. Open Subtitles عدو للطبقة قد تسلل إلى حزبنا الشيوعي يحاول أن يُتلف حزبنا
    Bölümden içeriye sızmış. Nazi'lerin yaptığı gibi, "Savaş Patlaması" Open Subtitles كان يدير وحدة تسلل اشياء مما كان يفعلها النازيون في معركة باغل
    Teğmen Ross, düşman başkomutanın yakınına kadar gelmiş ve orduya sızmış. Open Subtitles أيتها المساعدة روس, العدو إقترب كثيرا من فوهرير و لقد إخترق الجيش
    Birkaç gün önce birisi sizin laptopunuza sızmış. Bu da sonraki etkisi. Open Subtitles أحدهم إخترق حاسوبكِ المحمول قبل بضع أيام
    Bazı anormal davranışları bu adamın hayatının başka yerlerine de sızmış olmalı. Open Subtitles حسنا, ذلك جيد لأننا نرغب بالتحدث معها بعض من سلوكه المنحرف لا بد انه قد تسرب لأنحاء اخرى من حياته
    - İnternete sızmış seks kasetin yok muydu senin? Open Subtitles أليس لديك شريط جنسي تسرب إلى الإنترنت؟ أجل، لدي.
    Birisi acil yayın sistemine sızmış. Bütün ağları ele geçirdiler. Open Subtitles ثمّة أحد اخترق نظام البث الطارئ، وقد سيطر على كلّ الشبكات.
    Kasap ve oğluyla ilgili bilgi sızmış bile. Open Subtitles ليس بعد تسربت بعض الاشياء للخارج
    Ateş Ulusu şehre sızmış. Prens Zuko ve amcasını gördüm. Open Subtitles أمة النار قد تسللت إلى المدينة لقد رأيت الآن الأمير زوكو وعمه
    Kablo hattı aracılığıyla otelin güvenliğine sızmış. Open Subtitles لقد اخترقت حماية الفندق عبر خطوط الكيابل
    - Güvenlik kameralarına sızmış olmalılar. Open Subtitles لا بدّ أنّهم اخترقوا التصويرات الأمنيّة. فمن أين أتى الصوت؟
    Demek ki, intikam peşinde olan hayali temizlikçi bayanım çok güvenli AI sistemime sızmış ve izlerini mi silmiş? Open Subtitles اذن , كانت عملة التنظيف والتى ليس لدى اياها قامت بإختراق منطقة مأمنة للغاية ومسحت السجل الخاص بها
    En güzeli de eve geldiğimizde annem eggnog içmekten sızmış olurdu. Open Subtitles وأفضل شيءٍ، أنّ عند أوان وُصولنا للبيت، تكون أمّي مغشياً عليها على الأريكة من احتساء شراب البيض.
    Birinden bilgi sızmış olmalı. Open Subtitles حسناً، لابد أن أحدهم قام بتسريب المعلمومات
    Hâlâ şehrin güvenlik kameralarına sızmış durumdayım, sosyal medya sitelerini tarıyorum. Open Subtitles حسنا، لازلت أخترق كاميرات المراقبه الخاصه بالمدينه
    Ondan sonraki hatırladığım şeyse ellerimde kanla Dani'nin beni otoparkın birinde bir arabada sızmış olarak bulduğu. Open Subtitles وثاني شيء أتذكره هو إيجاد داني) لي مغمياً عليّ) في سيارتي في أحد مواقف السيارات بدم على يدي
    Barın zemininde sızmış gibi yaptığın gece. Open Subtitles ليلة تظاهرك بفقدان الوعي على أرضيّة الحانة.
    Nitrogliserin, kasanın altına sızmış. Open Subtitles والنيتروجلسرين قد تسرّب إلى أسفل الحاوية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus