Yani, işin tuhafı hamamın sadece erkekler için olmasıydı. | Open Subtitles | أعني , الغريب بالأمر أن الحمام كان للرجال فقط |
Kusura bakma. Ordu politikası sadece erkekler için. | Open Subtitles | آسف, لكن سياسة الجيش تنص أنه للرجال فقط |
sadece erkekler için. | Open Subtitles | إنها للرجال فقط |
sadece erkekler için. | TED | على الرجال فقط. |
Yüzlerce kişi, sırayla, kapıyı açtığımızda "Üzgünüm, bu toplantı sadece erkekler için" derlerdi ve geri çekilip içeri giren, 12 kadar küçük yaştaki biz çizgide dururken kavalyelik edilerek bizi geride bırakıp giden erkeklerin toplantıya girmesini izlerdik. | TED | كان هناك المئات منا، وشيئًا فشيئًا، عندما وصلنا عند الباب، قيل لنا، "أنا آسف، هذا الاجتماع محصور على الرجال فقط." فتوجب علينا التراجع ومشاهدة الرجال وهم يدخلون إلى الاجتماع بينما مر بنا صبي بعمر 12 سنة، مصحوبا بشخص آخر وتجاوزنا بينما نحن جميعا نقف في صف واحد. |
Bu şeker sadece erkekler için. Hadi ama..... | Open Subtitles | هذه الحلوى للرجال فقط هيــا... |
Orası sadece erkekler için, hayatım. | Open Subtitles | إنه للرجال فقط. |
Artık hiç birşey sadece erkekler için değil- | Open Subtitles | .. لم تعد الاشياء للرجال فقط |
Burası sadece erkekler için. Hey! | Open Subtitles | هذا المكان للرجال فقط |
Bu bölüm sadece erkekler için! | Open Subtitles | هذا الجزء للرجال فقط . |