| Çok güzel bir kızarkadaşı varmış ve babası bölgenin en büyük gölüne sahipmiş. | Open Subtitles | وكانت لديه صديقة جميلة ووالده كان يملك أكبر بركة في الغابة |
| Kurbanımız, en az üç Donanma subayı hakkında dosyaya sahipmiş. | Open Subtitles | ضحيتنا كان يملك ملفات لما لا يقل عن ثلاث ضباط في البحرية. |
| Sam'in büyük dedesi tüm bu yöredeki topraklara sahipmiş. | Open Subtitles | جد سام كان يملك كل شيئ هنا |
| Böylesine komik figürler için cesur ve meydan okuyucu bir yeteneğe sahipmiş. | Open Subtitles | كان يمتلك موهبة جريئة في رسم الصور الهزلية |
| Aynı firavun Milenyum Bulmacasına da sahipmiş. | Open Subtitles | أعتقد البعض انه نفس الفرعون الذى كان يمتلك لغز الالفيه |
| John Kramer, Kent Yenileme Grubu adlı bir şirkete sahipmiş. | Open Subtitles | (جون كريمر) كان يمتلك شركة تُدعى "أوربان رينيوال جروب". |
| John Kramer, Kent Yenileme Grubu adlı bir şirkete sahipmiş. | Open Subtitles | (جون كريمر) كان يمتلك شركة تُدعى "أوربان رينيوال جروب". |