Alttaki çekmecede bir silah saklarım. Gerekirse diye, bilirsin. | Open Subtitles | أحتفظ بالمسدس في درج الملابس فقط في حالة حدوث طواريء كما تعلم |
Ana karakterleri orada saklarım. Gönüllülerin ilk geldiklerinde içinde bulundukları orijinal kişilikleri. | Open Subtitles | حيث أحتفظ بالنسخ الأساسية ، وهى النسخ الأصلية لشخصيات للمتطوعين التى دخلوا بها إلى هنا |
Neden bunu almıyorsun? Kirayı karşılar. Kalanını saklarım. | Open Subtitles | خذي هذه، ستغطي قيمة الإيجار وأنا سأحتفظ بالباقي |
- Güvenli bir yerde saklarım. | Open Subtitles | سوف احتفظ بهم في مكان آمن هل انتي حمقاء ؟ |
sırlarını her zaman saklarım ve sen de bana her zaman jaggery mi verirsin? | Open Subtitles | أنا أخفي كل أسرارك ، وأنت دائماً تعطيني سكر |
Bu senin ilk balon olduğu için, sana üçüncü valsi saklarım. | Open Subtitles | سأبقي لك الرقصة الثالثة بسبب انها حفلتك الأولى |
İkimizin de sırları var Bun. Eğer sen benimkini saklarsan ben de seninkini saklarım. | Open Subtitles | كلانا لدينا اسرارنا يا بون وساحتفظ بأسرارك ان احتفظت بأسراري |
Onu güvenli şekilde saklarım. Yıllardır kullanılmadı. | Open Subtitles | أحتفظ به موصداً في الخزنة، لمْ يُطلق منه منذ سنوات. |
Poker oynarken daima kozumu saklarım. | Open Subtitles | انا دائماً أحتفظ بورقة رابحة عندما ألعب البوكر. |
Evet, tüm silahlarımı misafir odasında saklarım. | Open Subtitles | بالتأكيد، فأنا أحتفظ بأسلحتي بغرفة نوم الضيوف |
Hatta özel günler için yaptığın tuvalet sulu şampanyanı hâlâ saklarım. | Open Subtitles | بالطبع ، في الواقع لازلت أحتفظ بزجاجة من خمر ما من خمورك من أجل مناسبة خاصة. |
Ama sen yakın arkadaşım olduğun sürece, sırrını saklarım. | Open Subtitles | لكن طالما أنكِ صديقتي الأقرب سأحتفظ بسرك |
Sende savaşçı yüreği varmış. Kafama eserse yüreğini söker hatıra diye saklarım. | Open Subtitles | تتحلّين بقلب محاربة، ربّما سأحتفظ به كتذكار. |
Belki bir süre daha saklarım bunu. | Open Subtitles | لا حسناً ، ربما سأحتفظ بها لنفسي لفترة قصيرة |
Tamam. Bak, malın iyisini ofisimde saklarım. | Open Subtitles | أسمع ، أنا احتفظ بالأشياء الجيدة بمكتبى؟ |
Ondan bir hatıra olarak saklarım diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت انه يمكنني ان احتفظ بها لكي تذكرني بها |
Neyse, benim işim bu. Topu çok iyi saklarım. | Open Subtitles | على أية حال، ذلك ما أنا أفعله، انا أخفي الكرة جيداً |
Senin sırlarını da saklarım, eğer konuşmak istersen. | Open Subtitles | سأبقي سرك أيضاً إن أردتي الاعتراف |
Okuyana kadar saklarım. | Open Subtitles | احتفظت بها لقرائتها في وقت آخر |
O iki salak onu giymeye çalışıyorları, ben de burada saklarım diye düşündüm. Ben Jenny. | Open Subtitles | هؤلاء الأبلهين كانا يحاولان سرقته لذا قررت أن أخفيه عنهم |
Ayılana kadar ben onu saklarım. | Open Subtitles | سوف أخفيها حتي تستعيد رصانتها |
Böylece, gerekirse Amerikan pasaportumu onun içine saklarım. | Open Subtitles | حتى أستطيع ان أخبئ فيه جواز سفري الأمريكي إذا احتجته؟ |
İyi. Küçük sırrını saklarım. Ama korkarım hâlâ salaksın. | Open Subtitles | حسنًا، سأحفظ سرك، ولكن بقدر علمي فلازلت غبيًا |
-Pekala, bende senin yerine zor günlerin için saklarım. | Open Subtitles | حسناً,سأحفظها لك لأجل يومٍ ماطر |
"Bu sırrı Amira'dan nasıl saklarım?" diye düşünüyorsun. | Open Subtitles | " أنت تفكر بـ " كيف أستطيع أن أكتم هذا السر عن أميرة |
Bana getirenleri doğrar ve her cesetten bir parçayı kendime saklarım. | Open Subtitles | انا اقوم بتقطيع كل مايصلني واحتفظ بجزء لكل واحد من اجلي |