Eğer birisi aşırı güç kullanırsa, çarpışmada saldırıya açık hale gelir. | Open Subtitles | عندما تغع ل أكثر من الازم تصبح عرضة للهجوم المضاد |
Öncelikle, tutuklanmamak için sokak işçileri risk alırlar; bu, tek başlarına veya karanlık ormanlar gibi izole edilmiş, saldırıya açık oldukları yerlerde çalışmaları demek. | TED | أولا، لتجنب الاعتقال، يخاطرمحترفو الجنس العاملون في الشوارع لتجنب الاعتقال، وهذا يعني العمل منفرداً أو في موقع منعزل مثل الغابات المظلمة حيث يكونون عرضة للهجوم. |
Hayır, çok tehlikeli. Kendimizi saldırıya açık hale sokarız. | Open Subtitles | لا هذا خطر للغاية سيتركنا عرضة للهجوم |
İlk defa, Tollana bir saldırıya açık durumda. | Open Subtitles | للمرة الأولى تولانا كان عرضة للهجوم |
Ama saldırıya açık olduğu başka birşey vardı. | Open Subtitles | لَكنَّه كَانَ ضعيفَ في الطريقِ الآخرِ. |
Güvenlik sistemleri hata veriyor, saldırıya açık. | Open Subtitles | نظام الأمن عندهم يسقط وهم عرضة للهجوم |
Zamanda yolculuk mümkün ve tüm tarih saldırıya açık halde. | Open Subtitles | "السفر الزمنيّ حق، والتاريخ قاطبًا عرضة للهجوم" |
Zamanda yolculuk mümkün ve tüm tarih saldırıya açık halde. | Open Subtitles | "السفر الزمنيّ حق، والتاريخ قاطبًا عرضة للهجوم" |
Tamamen saldırıya açık hale geliriz. | Open Subtitles | سنكون عرضة للهجوم تماما |
Sen de biliyorsun. Bizi bir saldırıya açık bırakıyorsun. | Open Subtitles | أنت تجعلنا عرضة للهجوم |
Bu da bizi saldırıya açık bırakıyor. | Open Subtitles | هذا سوف يتركنا عرضة للهجوم |
Ama bu Atria'yı saldırıya açık bırakabilir. | Open Subtitles | ولكن هذا قد يترك أتريا"عرضة للهجوم" |
Gürcistan güçleri, düşmanla çatışmak için yola çıktı ama bu da Killian Grün ve pompa istasyonunu saldırıya açık bırakıyor. | Open Subtitles | القوات الجورجية تذهب للاشتباك مع العدو ولكنهذايترك... (كيليان غرين) و محطة الضخ عرضة للهجوم |
Tiger Claw saldırıya açık olur. | Open Subtitles | مخلب النمرَ ضعيفَ. |