"sanıyordum" - Traduction Turc en Arabe

    • اعتقدت
        
    • أعتقد
        
    • ظننتك
        
    • إعتقدت
        
    • أعتقدت
        
    • اعتقد
        
    • ظننت أنك
        
    • أظن
        
    • إعتقدتُ
        
    • ظننت أن
        
    • ظننت أننا
        
    • ظننت أنه
        
    • ظننته
        
    • حسبت
        
    • توقعت
        
    Fakat hep sanıyordum ki ilerleme kaydetmek için, esasında tüm beyni kopyalamam gerekiyor. TED ولكن أنا دائما ما اعتقدت أنه لنحقق التقدم يجب أن أصنع دماغًا بشريًا.
    Vay be, ben de cinayet belasına bulaşacağım tek yer New York sanıyordum. Open Subtitles يارجل, لقد اعتقدت ان نيويورك هي المكان الوحيد سينتهي بي المطاف بها مقتولاً
    - Onları nehirde atlattık sanıyordum. - Atlattık ama adam haklı. Open Subtitles ـ أعتقد أننا تركناهم عند النهر ـ نعم ، لكنه مُحق
    Bildiğini sanıyordum. Sana şehirde bir kelle tüccarı olduğunu söylememiş miydim? Open Subtitles ظننتك لاحظت ذلك، ألم أقل لك أنه يدور بالبلدة بائعا للرؤوس؟
    Beni daha çok sevdiğini sanıyordum. Ve gece kendini öldüreceğini. Open Subtitles إعتقدت أنك أحببتني بما فيه الكفايه لتنفجر و تقتل نفسك.
    sanıyordum ki, Siz dediniz, ben o ibneye müdahale edeyim. Open Subtitles أعتقدت أنك قلت بأنك تريد أن تتخلص من هذا الرجل
    Vay canına, mahkemeye sadece sözle hakaret edilebildiğini sanıyordum efendim. Open Subtitles ، سيدي، اعتقد انك أصبتَ فقط إستهانة بالقضاء لفتحك فَمِّكِ.
    Bana güvendiğiniz için, nitelikli olduğum için beni gönderdiğinizi sanıyordum. Open Subtitles ظننت أنك ارسلتيني لأنكِ تثقي بي لأنني كنت الأكثر كفائة
    Stüdyomda bir yerlerde olduğunu sanıyordum ama öyle olsa siz bulurdunuz sanıyorum. Open Subtitles كنت أظن أنه في غرفتي الخاصة ولكن كنتم ستجدونه على ما أظن
    Oxford'dan sonra intikam almak isteyen bir K-Directorate ajanı sanıyordum. Open Subtitles اعتقدت انه قد يكون من ال ك.ديريكتوريت يبحث عن الانتقام.
    Evet, biliyorum ama esas olayın istediğimiz zaman seyretmek olduğunu sanıyordum. Open Subtitles أعلم لكني اعتقدت أن العبرة هي أننـا نستطيع مشـاهدته متى نشـاء
    Senin arkadaşın olduğunu sanıyordum. - Her zaman anlaşmalar yapıyorsun. Open Subtitles . اعتقدت انه صديقك . انه يصنع صفقات طوال الوقت
    Gün boyu içinde olduğun için, hamur işinden nefret edeceğini sanıyordum. Open Subtitles أعتقد أنّكِ تبغضين المعجّنات بعد كلّ هذا التحديق بها طوال اليوم.
    - Evet. Senin gibi biri onunla ne yapıyor? Kahvaltıda kola içtiğini sanıyordum. Open Subtitles رجل مثلك يشرب مثل هذه الأشياء أعتقد أنك تشرب مياه غازية على الفطور.
    Senin hayalini yaşadığını sanıyordum, bu yüzden doğal olarak onu mahvetmek istedim. Open Subtitles ظننتك كنت تعيش حلم حياتك لذا من الطبيعي أني رغبتُ في إفساده
    - Yürüyüş en fazla bir saat sürer dediğini sanıyordum. Open Subtitles ظننتك قلت أنّ هذا المسير كان ساعة على أكثر تقدير
    Birbirimize karşı dürüst olacağımızı sanıyordum, değil mi, şerif yardımcısı? Open Subtitles إعتقدت أننا كنا صريحين مع بعضنا، صحيح يا نائب ؟
    Bunca zaman bütün o şeyleri bana işkence yapmak için yaptığını sanıyordum. Open Subtitles كل ذلك الوقت أعتقدت بما تفعلينه كل تلك الأشيأ الصغيرة كي تعذبيني
    Vay canına, mahkemeye sadece sözle hakaret edilebildiğini sanıyordum efendim. Open Subtitles ، سيدي، اعتقد انك أصبتَ فقط إستهانة بالقضاء لفتحك فَمِّكِ.
    Hakkımda her şeyi öğrendin sanıyordum, her şeyin üstesinden gelebilirim. Open Subtitles وأنا ظننت أنك تعلمت شيء يمكنني التعامل مع أي شيء
    Her zaman Yukarı Doğu Yakası'na Serena yüzünden bu kadar bağlı olduğunu sanıyordum fakat bundan daha fazlası varmış. Open Subtitles كنت دائماً أظن أن سيرينا هي السبب في وقوعك في حب الجانب الشرقي الراقي ولكن الأمر أكثر من ذلك
    Maymun konusunda yalan konuştuğunu sanıyordum, ama sahiden ölü bebeklerini taşıyorlarmış. Open Subtitles إعتقدتُ بأنكِ كذبتِ بخصوص القردة، لكنهم كانوا حقاً يحملون الأطفال الميتين.
    Ağabeyinin, benim seviyeme asla inmeyecek bir politikacı olduğunu sanıyordum. Open Subtitles ظننت أن أخيك رجل سياسى لن ينزل أبداً الى مستواى
    Bu kulüp çok iyiydi. Bir kitapçıya nasıl çevirebildiler? Hepsinden kurtulduk sanıyordum. Open Subtitles كيف يمكنهم تحويلة لمتجر كتب ظننت أننا تخلصنا من كل هذه المتاجر
    Aptalca geleceğini biliyorum ama onun sonsuza kadar yaşayacağını sanıyordum. Open Subtitles ,أعلم أن هذا سيبدو غبائاً لكنني ظننت أنه سيعيش للأبد
    Hep annemin minibüsünün arkası yüzünden olduğunu tesadüf olduğunu sanıyordum. - Evet. Open Subtitles لأن ما حدث بمؤخرة حافلة أمي ظننته دوماً نوعاً من ضرب الحظ
    Sıkı dost olduğumuzu sanıyordum ama bana Noel kartpostalı yok. Anlamıyorum. Open Subtitles حسبت أننا صديقان مقربان، لا أفهم لماذا لم أحصل على واحدة
    Senden daha fazlasını bekliyordum. Bundan daha akıllı olduğunu sanıyordum. Open Subtitles توقعت أن تكونى أكثر تفهمأ ظننت لأنك أذكى من هذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus