"sana şans" - Traduction Turc en Arabe

    • لك الحظ
        
    • فرصتك
        
    • لك التوفيق
        
    • لك حظا
        
    • لك حظاً موفقاً
        
    • منحك فرصة
        
    • أعطك الفرصة
        
    sanırım o zaman sana şans dilemek zorunda kalacağım, ihtiyacın olacak, biliyorsun. Open Subtitles أفترض أننى سأتمنى لك الحظ.. ستحتاج له ، أنت تعلم.
    Tatlı tatlı kurlara başlayacaksan... sana şans diliyorum. Open Subtitles لوجئتكذلكالشخصالمُغازل.. أتمنى لك الحظ ..
    sana şans getirir. Open Subtitles تعمل مثل السحر . - ماذا يفعلون ؟ - أنها تجلب لك الحظ.
    Söyledim ya, sana yine güvenebilmeye ihtiyacım var. İşte sana şans. Open Subtitles لقد أخبرتك أننى بحاجة لاستعادة الثقة بك من جديد و هذه هى فرصتك
    Aktif rol mü oynamak istiyorsun, işte sana şans. Open Subtitles ،تريد الدخول في المهمات الصعبة هذه هي فرصتك
    Şu Alman hakkındaki dedikoduyu duydum ve sana şans dilemek istedim. Open Subtitles لقد سمعت إشاعات ألمانيه أتمنى لك التوفيق
    O halde tek yapabileceğim sana şans dilemek. Open Subtitles لدي دائما حسنا، إذن كل ما يمكنني القيام به هو أتمنى لك حظا سعيدا
    Geri dönüşündeki ilk davanda sana şans dilemek istedim. Open Subtitles أتمنى لك حظاً موفقاً في عودة قضيتك الأولى فحسب
    Hala sana şans getiriyor mu merak ediyorum? Open Subtitles أود أن أعرف إن كانت تجلب لك الحظ ؟
    Eğer bu sana şans getiriyorsa... Open Subtitles إذا كان من المفترض أن يجلب ذلك لك الحظ
    Bunun sana şans getirebileceğine inanıyorum. Open Subtitles ولكنني فكرت بأن هذه قد تجلب لك الحظ
    - Toplantıda sana şans dilemek için aradım. Open Subtitles -إتصلتُ بك لأتمنّى لك الحظ في المؤتمر
    - Ben hallederim, evlat. - sana şans getiriyorum. Open Subtitles انا سأعالجه انا اجلب لك الحظ
    sana şans getirecek. Open Subtitles ما يجلب لك الحظ
    Bu sana şans getirecek. Open Subtitles هذا سيجلب لك الحظ.
    Ödeşme istiyorsan işte sana şans. Open Subtitles اذا اردت ان ترد لهم الصّاع فهذه هي فرصتك
    Bu insanlar seni tek bir övgün için ölüp bitiyor. İşte sana şans.. Open Subtitles هؤلاء الناس يمضون جُل حياتهم في التهليل لك، لذا هاهي فرصتك
    Bu insanlar seni tek bir övgün için ölüp bitiyor. İşte sana şans.. Open Subtitles هؤلاء الناس يمضون جُل حياتهم في التهليل لك، لذا هاهي فرصتك
    Bugün için sana şans diledi mi bari? Open Subtitles هل تذكّر أن يتمنى لك التوفيق اليوم على الأقل؟
    Yarın için sana şans dilememi istedi. Open Subtitles أخبرني أن أتمنى لك حظا طيبا غدًا.
    sana şans dilememi bekleme. Open Subtitles لا تنتظر مني أن أتمنى لك حظاً موفقاً
    Zaten hükümlüsün. İnsanlar sana şans tanımakta istekli olmayacaklar. Open Subtitles حسنا، أنت جانحة بالفعل وسيترّدد الناس في منحك فرصة
    Beni mutlu etmen için gerçekten sana şans bırakmadığımı biliyorum. Open Subtitles أعرف أننى لم أعطك الفرصة كى تجعلنى سعيدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus