"sana daha önce" - Traduction Turc en Arabe

• لك من قبل
• لقد أخبرتك من قبل
• أخبركِ مسبقاً
• أخبرتكِ من قبل
• أردت سابقا
• أعتقد أني أخبرتك
• به من قبل

sana daha önce seni koruyamayacağım bir dünyada gezindiğini söylemiştim.
قلت لك من قبل أنت تتجولين بعالم لاأستطيع حمايتك منه

Bu bir nişan yüzüğü. sana daha önce verecektim ama başbaşa kadar bekledim.
دبلة الخطوبة كان يجب أعطيها لك من قبل لكنى أردت الإنتظار حتى نكون وحدنا

sana daha önce de söyledim. Kafamın içine girmeye çalışma.
قلت ُ لك من قبل لا تحاول أن تدخل فى عقلى

sana daha önce söyledim - Kızıl saçlıyla çıkmayı planlıyordum.
لقد أخبرتك من قبل خطّتي أن أقابل حمراء الشعر

sana daha önce hiç nine fetişimle ilgili bir şeyler söylememiş miydim?
ألم أخبركِ مسبقاً عن وهمي بجدتي؟

sana daha önce söyledim, saat ondan sonra mağaranın içinde müzik yok.
لقد أخبرتكِ من قبل, لا يُوجد مٌوسيقى بعد الساعد العاشرة فى الغار.

Bu çiçekleri sana daha önce vermek istiyordum.
أردت سابقا أن أعطيك هذه الزهور و لم أستطع

Biliyor musun, sana daha önce hiç... - Sana Kütüphane'de ihtiyacımız var.
أتعلمين، لا أعتقد أني أخبرتك أبدا

Çünkü sana daha önce söylemediğim başka bir şey daha var.
لأن هناك شئ لم أخبرك به من قبل

Ne dememi bekliyorsun, Andrew? sana daha önce söylediğim olamaz mı?
ماذا تريدني أن أقول لك آندرو ربما مثل ما قلت لك من قبل

Rick sana daha önce de söyledim, biri sana hakaret ederse onu vurursun!
لقد قلت لك من قبل إذا أهانك أحد أضربه

Helen, sana daha önce söylediğim şeyleri düşündün mü...
"هيلين " ، هل فكرت فيما قلته لك من قبل ؟

sana daha önce söylediğim gibi seni duymam için adını üzgüne çevirmelisin.
كما قلت لك من قبل اذا كنت تريد ان تسمع مني كلمه اسف فغير اسمك إلى " اسف "ِ

sana daha önce de demiştim, bana güvenebilirsin.
قلت لك من قبل أنك تستطيع أن تثق بى

Bak sana daha önce de söyledim Clark'ı araştırma günlerim sona erdi.
أسمع لقد أخبرتك من قبل أيام تحقيقي في كلارك قد انتهت

sana daha önce de dediğim gibi... kaderinde mükemmelik var.
لأنني أخبرتكِ من قبل... ......... قدرك سيكون أفضل

Bu çiçekleri sana daha önce vermek istiyordum. Ama yapamadım.
أردت سابقا أن أعطيك هذه الزهور و لم أستطع

Biliyor musun, sana daha önce hiç...
أتعلمين، لا أعتقد أني أخبرتك أبدا

sana daha önce söylemediğim bir şey var.
‫هناك شيء ‫لم أخبركِ به من قبل