"sana söylemeliydim" - Traduction Turc en Arabe

• كان يجب أن أخبرك
• يجب أن أخبركِ
• كان عليّ أن أخبرك
• كان عليّ إخبارك
• لم أقدمه لك من قبل
• عليّ إخباركِ

Resmi bir parti olacağını Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبرك أن ألامر سيكون هكذا كان الامر شكلى

Üzgünüm. Ben de bizim geleceğimizi Sana söylemeliydim.
أنا آسفة أنا كان يجب أن أخبرك أننا سنأتي

Sana söylemeliydim. O kızın olduğunu Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبرك كان يجب أن أخبرك بأنها موجودة

Taşınmanla ilgili neler hissettiğimi Sana söylemeliydim, sen taşınmıyordun zaten.
كان يجب أن أخبركِ بما أشعره حيال انتقالكِ للاقامةمعي, الأمر لا يتعلق بانتقالكِ انهفقط,

Baştan nereye gittiğimi Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبركِ أين كنت من البداية.

Sana söylemeliydim.
كان عليّ أن أخبرك.

Sana söylemeliydim ama salak gibi görünmekten çekindim.
كان عليّ إخبارك ولكني خفت من أن أبدو أحمقاً

Üzgünüm Sana söylemeliydim.
المعذره لم أقدمه لك من قبل

Bu yüzden onun iyiliği için hareket etmediğini hissedersem bunu Sana söylemeliydim.
وإذا شعرتُ أنّكِ لا تتصرفين لمصلحته، عليّ إخباركِ بذلك

Sana söylemeliydim üzgünüm. Çok utanıyordum ama
كان يجب أن أخبرك , أسفة لقد شعرت بالخجل من ذلك

Evlenmeden önce Sana söylemeliydim ama çocuk sahibi olmak şöyle dursun seni sevebileceğimi bile asla hesaba katmadım.
كان يجب أن أخبرك قبل ان نتزوج ولكن لم أضن ابداً بأني سأحبك

Ted, Sana söylemeliydim. Kulakları ile ilgili bir sorunu var.
كان يجب أن أخبرك أنه لديه بعض المخاوف بشأن أذنه يا "تيد"

Onun bir sürüngen olduğunu Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبرك بأنه ...شخص غريب الأطوار، ولكن

Onun da geldiğini Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبرك أنه كان سيأتي

Sana söylemeliydim.
. لديه مرض الصرع كان يجب أن أخبرك

Kasabaya döndüğümü Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبرك أننى عائد للمدينة

Eğer Sana söylemeliydim demek istiyorsan, arkadaşlığımıza indirdiğin bariyeri tekrar düşünmek gerekiyor.
إذا كنت تلمح بأنه كان يجب أن أخبرك من قبل... أعتقد أنه يجب أن تعيد التفكير... بالحاجز الذي رسمته على هذه الصداقة

- Özür dilerim, annemle Sana söylemeliydim.
- اّسفة , كان يجب أن أخبركِ بمكانى

Sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبركِ

Sana söylemeliydim, biliyorum.
كان عليّ أن أخبرك فحسب.

FBI'yı aramadan önce Sana söylemeliydim.
الاتّصال بالمباحث الفدراليّة، أعلم أنّه كان عليّ إخبارك.

Sana söylemeliydim.
كان عليّ إخباركِ بذلك