| Süpermarket satışlarına bakın. | TED | ألقوا نظرة على مبيعات مراكز التسوق الكبرى. |
| Dondurulmuş, 30 santimlik turtaların süpermarket satışlarına bakın ve elmalı turta kazanır, şüphesiz. | TED | انظروا الى مبيعات الفطائر المثلجة بحجم ٣٠ سنتيمتر تحتل فطيرة التفاح القمة بدون منازع. |
| Florida'daki akvaryum satışları. Alaska'da kar küreği satışlarına bakmak gibi. | Open Subtitles | المبيعات أحواض الأسماك في فلوريدا هذا مثل تتبع مبيعات مجارف الثلوج في ألاسكا |
| Nicholas Sparks'ın satışlarına baktığımız zaman, | TED | لذا دعونا نرى ما إذا كانت المبيعات لنيكولاس سباركس |
| İnsanlar, sizin burada olduğunuzu bilseler albüm satışlarına ne olur, biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعلمون ماذا الذّي سيحدث لمبيعات الألبوم إن عرف النّاس أنّكم هنا ؟ |
| Bu arada, ekin rotasyonu ve ürün satışlarına bakıyordum da. | Open Subtitles | على فكرة، أنا أدرس حول مبيعات الحبوب، والدورة الزراعية... |
| Bütün hayatım boyunca garaj satışlarına gittim. | Open Subtitles | فأنا أذهب إلى مبيعات المرآب طوال حياتي |
| Albüm satışlarına yararı oluyor mu? Olması lazım. | Open Subtitles | هذا يساعد مبيعات الألبوم أليس كذلك؟ |
| McGee, üç eyalette altı haftadaki Tango ve Bravo 51 satışlarına bak. | Open Subtitles | (ماغي), أعرف لي مبيعات "تانغو 51" و "برافو 51" في آخر 6 أسابيع في منطقة الولايات الثلاثة |
| Mermilerin Tam Tarihi satışlarına bakacak olursak pazarlama departmanı, 1400 sayfanın insanların gözünü korkuttuğunu düşünüyor. | Open Subtitles | مبيعات كتاب" تاريخ الرصاص" لا تبلغ مستوى التوقعات قسم التسويق يقول ان الناس يشتكون من حجم الكتاب المكوّن من ألف وأربع مئة صفحة |
| Turunda albüm satışlarına katkısı olacak. | Open Subtitles | وسيساعد على مبيعات الجولة |
| Penelope'in kamerada görünme zamanı azalıyordu. Bu da onun kıyafet satışlarına zarar veriyordu. | Open Subtitles | وقت (بينيلوبي) على الشاشة كان يتهاوى، الأمر الذي كان يقتل مبيعات ملابسها. |
| Bilet satışlarına bağılı. | Open Subtitles | حسب مبيعات العرض |
| Bahçe satışlarına bayılırım ama Peter'ın istediği hiçbir şeyi almasına izin vermem. | Open Subtitles | أتوقُ لساحة المبيعات" "لَكنِّي لا أَتْركُ بيتر يَشتري ما يريد |
| Nedense bu, albüm satışlarına pek yardım etmemiş gibi. | Open Subtitles | ومع ذلك, فهذا لم يساعد في المبيعات |
| Bu hafta sonu Robert'la garaj satışlarına ve kullanılmış plak dükkanlarına gittik. | Open Subtitles | لكن (روبرت) و أنا ذهبنا لمرآب المبيعات... وسوق الأسطوانات المستعملة هذا الأسبوع |
| Bunu kopyalamanın grubun satışlarına ne yapacağını biliyor musun sen? | Open Subtitles | ما، هل أنت مجنون؟ هل لديك أي فكرة عما النسخ التي لا لمبيعات الفرقة؟ |