| Cevap bulabilmek için yalınlık üzerine bir kitap satın almıştım. | TED | اشتريت كتابًا يتحدث عن البساطة في محاولة للعثور على إجابات. |
| Evet, geçen sene bir polis müzayedesinde tekne satın almıştım. | Open Subtitles | نعم .. اشتريت واحد السنه الماضية في المزاد العلني لشرطة |
| Ben ise ısmarlama bir italyan takım elbise satın almıştım. | Open Subtitles | أما بالنسبة لي، فقد اشتريت حلّة إيطاليّة مصنوعة حسب الطلب |
| İçmedim. İki şişe satın almıştım. Birini lavaboya döktüm. | Open Subtitles | أنا لم أشربها، لقد إشتريت زجاجتين سكبتُ واحدةً منهم |
| Enteresan. Onun gibi birini satın almıştım. | Open Subtitles | ...هذا مضحك إشتريت واحدة مثلها تماماً |
| Benim nüsham. 18 yaşında bir genç iken satın almıştım. | Open Subtitles | وألاحظ أني اشتريتها وأنا شاب في الثامنة والعشرين من عمري. |
| Sadece bi yerden satın almıştım. | Open Subtitles | لقد أشتريته له حديثاً إنه يكبر سريعاً |
| Geldiğim gün bunu satın almıştım ve kendi kendime | Open Subtitles | لن أنسي هذه الصحيفة التي إشتريتها في اليوم الذي وصلت هنا وقلت لنفسي |
| Biz tanışmadan üç yıl önce burayı satın almıştım. | Open Subtitles | لقد اشتريت هذا المكان منذ ثلاث سنوات قبل ان نلتقى |
| Her şeyi geçtim, 1999'da Wallmart'ı satın almıştım. | Open Subtitles | على كل حال لقد اشتريت وول مارت قبل أعادة تقسيمها عام 1999 |
| Burayı ofisteki mesailerim için satın almıştım. | Open Subtitles | اشتريت هذا المكان من أجل ليالي العمل الطويلة |
| Bu ceketi beni, sevdiklerim tarafından incitilmekten korumak için bir zırh görevi görmesi için satın almıştım. | Open Subtitles | حينما اشتريت هذه السترة كان يفترض أنْ تكون درعي لحمايتي مِن التعرّض للأذى مِنْ أولئك الذي أحبّهم |
| Bu hikâyeyi Newman'dan satın almıştım. | Open Subtitles | اشتريت مجموعة قصص وكعات من نيومان. |
| Bir zamanlar köyde de bir tekne satın almıştım. | Open Subtitles | ذات مره اشتريت قاربا فى القريه |
| Evet hatırladın. O albümden satın almıştım. | Open Subtitles | نعم, انت تتذكرين لقد اشتريت هذا الالبوم |
| Kız kardeşim için elbiseler bile satın almıştım. | Open Subtitles | لقد إشتريت حتى الملابس لأختي |
| Dün kitabının bir kopyasını satın almıştım. | Open Subtitles | إشتريت نسخة من كتابك أمس |
| Daha yeni satın almıştım. | Open Subtitles | للتو إشتريت هذا القميص العتيق |
| Ama, bu benim de ceketim. Ona ben satın almıştım. Şu anda tek ihtiyacım. | Open Subtitles | إنها لي أيضا فقد اشتريتها له وهي كل ما أحتاج |
| Dört yıl önce satın almıştım. | Open Subtitles | أشتريته منذ اربع سنين |
| 15 yıl önce balayımda kullanmak için satın almıştım. | Open Subtitles | إشتريتها منذ 15 عاما لأجل شهر العسل |