"satarken" - Traduction Turc en Arabe

    • تبيع
        
    • يبيع
        
    • أبيع
        
    • لبيع
        
    • تبيعين
        
    • مقابل بيع
        
    • عند بيع
        
    • كنا نبيع
        
    • آعتقل
        
    Onu hiç uyuşturucu kullanırken ya da satarken görmediğinize dair bir yazı. Open Subtitles إنها تقول أنك لم ترينها أبداً تصنع أو تبيع المخدرات
    Bizim katta incil satarken karşılaştık ve düşündüm ki ikinizin bayağı ortak yanı var. Open Subtitles قابلتُها في طابقي تبيع كتب الإنجيل، و قلتُ أنّ بينكما الكثير من الأمور المشتركة.
    Güzel bir kız ona jeton satarken bana gülümsedi. Open Subtitles هذه الفتاة جميلة، كما كان يبيع لها عربون، ابتسم في وجهي.
    Şunu forumda balık satarken gördüğüme eminim. Open Subtitles أنا واثق أنني رأيت هذا يبيع السمك بالساحة العامة
    Beni birine mal satarken görmekte ısrar ediyorlar. Open Subtitles إنهُم يُصِرّونَ على رُؤيَتي و أنا أبيع المخدرات لأحَدِهِم
    Bahçe satışında bir şeyler satarken yalan söylediğimden beri başıma bir sürü kötü şey geliyor. Open Subtitles مالذي يحدث ؟ حسن , منذ أن كذبت لبيع أغراض بالفناء الكثير من الأشياء السيئه تحدث لي
    Umurumda olan tek şey, seni bir daha bu okulda bu boku satarken görmemek. Open Subtitles كل ما أحفل به أني لا أريد رؤيتك تبيعين هذا الهراء في المدرسة مجددا
    Ve sen, seni bir daha elemanlarıma mal satarken yakalarsam yine o polise düğmeni kapattırırım. Open Subtitles و أنت ، إذا أمسكتكِ تبيع لأشخاصي ثانيًا سأجعل مسؤول الأمن يطفأك ثانيًا.
    Son bir iki yılda bu bayanı buralarda mücevher satarken gördün mü? Open Subtitles هل رأيتَ هذه في السنة الماضية وهي تبيع أحجار كريمة؟
    Pazarlık yaparken, maymun patilerini satarken sepetin içinde Indiana Jones'u ararken falan. Open Subtitles مساومه و تبيع كل كفوف قردك باحثاً عن اندينا جونز فى سله الخوص
    Gram gram satarken kıçından ter akmıyor mu? Open Subtitles هل تريد أن تبذل جهداً كبيراً وأنت تبيع وحدة بعد وحدة؟
    Sana bunları tezgah altından satarken yakaladığım barların isimlerini verebilirim. Open Subtitles ‫سأعطيك أسماء حانات ‫وجدتها تبيع هذه من الباطل
    oteki it suratli amcan, Tommy Costigan'in bir diger masasi. Federal gorevlilere silah satarken yakalanmis. Open Subtitles لقد قبض عليه يبيع اسلحة للشرطة الفيدرالية
    evet, seninle patronun yanında durup, sizi tanıştırırken, .... onu nasıl patronunun arkasından sırları satarken yakalayacaksın ? Open Subtitles حسنا، كيف ستمسكه وهو يبيع الأسرار من وراء ظهر رئيسه عندما يقف أمام رجل، ليقدمك؟
    Evet, Ian kamyonetinin arkasında şort mayo satarken ben de Waialua'da ev satardım. Open Subtitles كارلتون و ايان نشئوا على ركوب الامواج مع بعض. اجل,عندما كان ايان يبيع الالواح الخشب الصغيرة من سيارته,
    Chicoutimi'deki körling bonspiel'inin dışında Vachon keki satarken tanışmışlar. Open Subtitles الذي كان يبيع الكعك خارج ملعب بونسبيل في شيكوتيمي
    Sorun sana olan ilgim dışında hiçbir sebep yokken kendimi masum insanlara havuz pisliği satarken buluyorum Open Subtitles من وراء مشاعرى تجاهك أجد نفسى أبيع قذارة البرك للعامة الأبرياء أسمع هل تعلم
    Ha, bu arada... Ben bilet satarken, herifin biri bir sürü soru sordu. Open Subtitles أه, بالمناسبة , كان هناك شرطي سألني الكثير من الأسئلة عندما كنت أبيع التذاكر
    Doğum günümde aldığı bilekliği satarken gördü. Nerede kaldığını biliyor musun? Open Subtitles وجدتني أبيع سواراً اهدتني إيّاه في عيد ميلادي.
    Rakip firmaya planlarını satarken yakalanacak kadar salak olduğun kesin. Open Subtitles أنت بالتأكيد غبي كفاية ليتم القبض عليك في محاولة لبيع المخططات لشركة منافسة
    İçlerinden biri geçen gün bir iş için buradaymış... seni siyahlara yiyecek satarken görmüş. Open Subtitles واحد منهم كان هنا قبل بضعة أيام من أجل شيء رآك تبيعين الطعام للملونين
    Vicdanını satarken hiç utanmadın mı? Open Subtitles كم تقاديت مقابل بيع ضميرك ؟
    Evi satarken rutubet, karınca ya da cesetler varsa bilgilendirmen gerekmez mi? Open Subtitles ألا يجب عند بيع المنزل، أن تُخبر المشتري عن وجود أشياء كالعفن والنمل الأبيض وجثث الموتى؟
    Geçen gün dergi satarken adamın biri yanımıza geldi çok şık görünüyordu. Open Subtitles في يوم ما كنا نبيع المجلات و اتى ذلك الشاب لنا انيق الثياب
    - Herif tam bir kahramanmış. - Öğrencilere uyuşturucu satarken yakalandı. Open Subtitles -يبدو شخص جيد بالواقع هو آعتقل ..

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus