Siz ona kulak asmayın. Yine sayıklıyor. İmzalayacak. | Open Subtitles | لا تقلق, أرجوك, فهو يقول هذا, ولكنه يهذي إنه يهذي مجددا |
Biraz oksijen verin. sayıklıyor. | Open Subtitles | تأكد على حصوله قليلاً من الاوكسجين لانه يهذي قليلاً |
Ne dediğini bilmiyor, sayıklıyor. | Open Subtitles | انه لا يعلم ماذا يقول انه يهذي |
- sayıklıyor. | Open Subtitles | - تهذي إنها |
- sayıklıyor. | Open Subtitles | -إنها تهذي |
Kardeş, sayıklıyor sadece. Affedin onu. | Open Subtitles | ايتها الاخت ، انه يهذي فأغفري له . |
O gün için dua ediyorum ama korkarım ateşten dolayı sayıklıyor. | Open Subtitles | لكن أخشى أنه يهذي من الحمى |
Bir çıkıyor bir giriyor. Galiba sayıklıyor. | Open Subtitles | -نعم, يغيب ويفيق ومن الواضح انه يهذي. |
- Onu rahat bırak, sayıklıyor. | Open Subtitles | اتركه و شأنه انه يهذي |
Hayır, biraz sayıklıyor. | Open Subtitles | كلا , لإنه يهذي |
İlaçlar yüzünden sadece sayıklıyor. | Open Subtitles | إنه مخدر الآن .. لذا هو يهذي |
Çünkü dayak yedi... ..ve sayıklıyor. | Open Subtitles | لانه تعرض للضرب ولأنه يهذي |
- sayıklıyor. Bundan biraz daha alsın. | Open Subtitles | -إنه يهذي خذ المزيد من هذا |
- Chucky Pancamo sayıklıyor. | Open Subtitles | - (تشاكي بانكامو) يهذي |
sayıklıyor. | Open Subtitles | أنه يهذي |