Bana göre başka seçenek yoktu ama yanılmışım. | Open Subtitles | بالنسبة لي، لم يكن هناك خيار آخر لكنني كنت مخطئه |
Başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار آخر. |
Başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار |
Bibbidi Bobbidi Butik'te çok fazla seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيارات كثيرة في محلات بابادي |
Çok fazla seçenek yoktu, tamam mı? | Open Subtitles | لم يكن هناك خيارات كثيرة , حسنا ؟ |
Köyün halini düşününce,başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن أمامنا خيار آخر, بالنظر إلى وضع القرية |
Başka seçenek yoktu. Gittiği yere kadar savaşmalıydık. | Open Subtitles | لم يكن أمامنا خيار إلا القتال حتى الوصول لنهاية أفضل |
Başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار أخر |
Sonunda başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | في النهاية لم يكن هناك خيار |
Başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار أخر |
Başka seçenek yoktu Dwight. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار آخر، دوايت |
Başka bir seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار آخر |
Yani, başka bir seçenek yoktu. | Open Subtitles | أعني , لم يكن هناك خيار |
- Başka bir seçenek yoktu hayatım. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار ياحبيبتي |
Makul bir seçenek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك خيار جيد |
Owen haklı. Başka seçenek yoktu. | Open Subtitles | .أوين) على حق، لم يكن هناك خيار) |