Bana kalırsa tek bir sebebe ihtiyacın var... | Open Subtitles | على حدّ اهتمامي، فإنّك احتجت سببًا وحيدًا. |
İnsanın ailesiyle vakit geçirmek için sebebe ihtiyacı olmaz değil mi? | Open Subtitles | لا يحتاج الرجل سببًا ليقضي وقتًا مع عائلته نعم |
Ne zamandan beri bir sebebe ihtiyaçları oldu ki. | Open Subtitles | ـ منذ متى يحتاجان سببًا لفعل ذلك؟ |
Senin sebebe ihtiyacın yok. | Open Subtitles | لم تكن بحاجة إلى دافع |
Şuan, seni öldürmemem için bir sebebe ihtiyacım var. | Open Subtitles | الآن، أريد سببًا حتى لا أقتلك. |
Birbirlerinden nefret etmek için bir sebebe ihtiyaçları yoktu. | Open Subtitles | لم يحتاجا حقًا سببًا ليكرها بعضهما |
Jeanine'in konseyden sıkıyönetim ilân etmesini talep etmek için bir sebebe ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | واحتاجت (جانين) سببًا لتحفر المجلس على تشريع قانون المارشال. |