En uygun zaman. Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | إنه بالضبط الوقت المناسب لم أرك هكذا من قبل |
Çünkü Seni hiç böyle görmemiştim. Ailem öldükten sonra insanların önünde olmaktansa bilgisayarların önünde olarak daha rahat hissettiğim bu devreden geçtim. | Open Subtitles | لأنني لم اراك هكذا من قبل بعد وفاة والدي، مررت من خلال هذه الفترة |
Seninle çalıştığım ilk günden beri Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | منذ ان عملت لك لم ارك هكذا من قبل |
Seni hiç böyle görmedim. | Open Subtitles | ماذا تعنين؟ أنا لم أرك هكذا من قبل |
Baba, Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | أبتي، لم أرك هكذا من قبل |
Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | لم أرك هكذا من قبل |
Seni hiç böyle heyecanlı görmemiştim. Bu kızdan gerçekten hoşlanıyorsun. | Open Subtitles | لم أرك هكذا من قبل يا (طوني) أنت تحب هذه الفتاة حقاً |
Seni hiç böyle görmedim | Open Subtitles | لم أرك أبداً هكذا من قبل |
Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | لم اراك هكذا من قبل |
Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | لم أراك هكذا من قبل |
Üstüme iyilik sağlık! Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | لم أركِ هكذا من قبل! |
- Roz, Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | ! روز، لم أرك هكذا من قبل |
Seni hiç böyle çıplak görmemiştim daha önce. | Open Subtitles | -لم أراكِ عارية هكذا من قبل |
Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | بري)، لم أركِ هكذا من قبل) |
- Seni hiç böyle görmemiştim. | Open Subtitles | -لم أراك هكذا من قبل . |