Kabul, yaparım ama onlar yüzünden değil, Seni sevdiğim için. | Open Subtitles | الجميلة، وأنا سوف نفعل ذلك. ولكن ليس بسببها، لأنني أحبك. |
Ama en iyi arkadaşın olduğum ve Seni sevdiğim için şunu da söylemeliyim ki sana aşığım. | Open Subtitles | لكن لأنني صديقتك المفضلة . . و لأنني أحبك |
Seninle, Seni sevdiğim için birlikte olduğumu bilmelerini istiyorum. | Open Subtitles | أريدهم أن يعرفوا بأنني أريد أن أكون معك لأنني أحبك |
Arma kazanmak için burada değilim, Seni sevdiğim için buradayım. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل رقعة. أنا هنا لأني أحبك. |
Seni sevdiğim için şanslısın, yoksa seni ihanetten dolayı astırırdım! | Open Subtitles | أنت محظوظ لأني أحبك, وإلا كنت لتشنق بتهمة الخيانة |
Seni sevdiğim için buna inanamam bebeğim. | Open Subtitles | لأنني أحبكِ لا استطيع تصديقكِ، يا عزيزتي. |
Biliyorum, ama Seni sevdiğim için almak istiyorum. Ben seni alırım. | Open Subtitles | - اعرف انه ليس علي فعل ذلك ولكني اريد القيام بذلك لأني احبك وساستقبلك |
Bunu Seni sevdiğim için söylüyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أقول ذلك لأنّي أحبّك. |
Baba, bunu Seni sevdiğim için yapıyorum: | Open Subtitles | أبي، انا افعل هذا لأنني أحبّك. |
Seni sevdiğim için 24 saat vakit veriyorum ödeme yapman için. Hepsini mi? | Open Subtitles | لأنني احبك سأعطيك 24 ساعة حتى تدفع |
Seni sevdiğim için o şarkıyı düzenledim ama sen suratıma tükürdün. | Open Subtitles | لحنت الاغنية من أجلك لأنني أحبك ثم بصقت في وجهي |
Korkmuştum, aptalca davrandım. Ama yaptığım her şeyi, Seni sevdiğim için yaptım. | Open Subtitles | كنت خائفاً، كنت غبياً لكنني فعلت كل ما فعلت لأنني أحبك |
Seni sevdiğim için o şarkıyı düzenledim ama sen suratıma tükürdün. | Open Subtitles | لحنت الاغنية من أجلك لأنني أحبك ثم بصقت في وجهي |
Seni sevdiğim için yaptığımı sanma, tamam mı çünkü sevmiyorum bencil pislik. | Open Subtitles | لا تفكر في أنني أفعل هذا لأنني أحبك لأنني لا أحبك، أيها الأحمق الأناني |
Lütfen, ne olur yapma böyle. Seni sevdiğim için söylüyorum. | Open Subtitles | أرجوك لا تفعلي هذا انا أقول ذلك لأنني أحبك |
Sana daha yakın olmak için, Seni sevdiğim için. | Open Subtitles | . لكي أكون أقرب إليك لأنني أحبك. |
Ve biliyorsun herşeyi Seni sevdiğim için yaptım değil mi? | Open Subtitles | وأنت تعلم بان كل ما قمت به لأني أحبك , أليس كذلك؟ |
Seni sevdiğim için kocan olmuyorum hoş. | Open Subtitles | أنا لا أقول بأني سوف أصبح زوجك لأني أحبك |
Seni sevdiğim için değil, senden başka kimseyi sevemeyeceğim için. | Open Subtitles | لأنه ليس لأني أحبك بل لأني أحبكِ أنتي فقط |
Seni sevdiğim için, elbette. | Open Subtitles | لأنني أحبكِ ، طبعا |
Daha çok Seni sevdiğim için ve Billie senin kardeşin olduğu ve Zack'in doğacak erkek yeğenimin babası olduğu için. | Open Subtitles | ولكن الأغلب أنني أقول هذا لأنني أحبكِ -و(بيلي) أختكِ و (زاك) والد ابن أختكِ -أو ابنة اختي.. |
Kafana Seni sevdiğim için vurmana izin verdiğini bildiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعلم أنني أدعك تفوز لأني احبك |
Hayır Andy, hayır. Bu doğru değil. Yaptıklarımı Seni sevdiğim için yaptım. | Open Subtitles | لا يا (آندي)، هذا غير صحيح، إنّي فعلت ما فعلتُ لأنّي أحبّك يا صاح. |
Seni sevdiğim için değil, sana bakmak benim görevim. | Open Subtitles | ليس لأنني أحبّك! بل لأن من واجبي رعايتك. |
Seni sevdiğim için gitmem gerek. | Open Subtitles | لأنني احبك يجب علي الذهاب |