"seni yalnız" - Traduction Turc en Arabe

• و شأنك
• لكم وحده
• بمفردكِ
• سأتركك وشأنك

Ama ona neler olduğunu anlatana kadar seni yalnız bırakmayacak.
لكنه لن يتركك و شأنك إن لم تخبره عن ما حدث

O yüzden seni yalnız bırakayım, istediğin gibi düşün.
لذا سـأتركك و شأنك لتفكرى فى هذا كما تريدين

O zaman seni yalnız bırakayım. Çok manyak bir soğutma şekli, değil mi?
سأدعك و شأنك , إذن جحيم وحدة التكييف , هه؟

Merak etme seni yalnız bırakmayacağım.
لا تقلق. أنا لن أترك لكم وحده.

Bana Rebecca'nın nerede olduğunu söyle ve seni yalnız bırakayım çık evimden..
ريبيكا أترك لكم وحده! الخروج من ممتلكاتي!

Şu an bunun ne anlama geldiğini bilmiyoruz. Ama seni yalnız bırakamayız. Seni eve bırakacak bir ajan görevlendiriyorum.
لا نعرف ما يعنيه ذلك ، ولكن الآن لا ينبغي أن تعودي بمفردكِ ، سأوكّل عميلاً ليأخذكِ إلى المنزل

seni yalnız yakalamışken yaptıkların için teşşekkür ettiğimi söyleyeyim.
بما أنكِ هنا بمفردكِ أردتُ أن أشكرك بكل المجهودات التى فعلتيها

Benim için de zor. Öyle olsun. seni yalnız bırakacağım.
منصف بما فيه الكفاية سأتركك وشأنك

- Evet, iyi olur. Yalan. Yalnızca bara gidip seni yalnız bırakmamı istiyorsun.
كذب, تريد منى ان اذهب إلى المسقى وأدعك و شأنك

Hiçbir şey söylemezsen seni yalnız bırakmayacaklar.
إن لم تقل شيء، فإنهم لن يتركوك و شأنك.

Sonra seni yalnız bırakır.
ثم سيتركك و شأنك

seni yalnız bırakayım.
سأترككِ و شأنك.

seni yalnız bırakmayacağım.
لن أتركّك و شأنك.

seni yalnız bırakamam.
لم أستطع أن أترك لكم وحده.

Muhtemelen seni yalnız bırakmalıyız.
ربما ينبغي لنا أترك لكم وحده.

seni yalnız bırakayım.
L'ليرة لبنانية أترك لكم وحده.

Ben olsam seni yalnız bırakmazdım.
ما كنتُ مطلقاً لأترككِ بمفردكِ بتلكَ الطريقة

- seni yalnız bırakmak istemiyorum. - O halde git.
ـ لا أريد ترككِ بمفردكِ ـ إذاً إذهب

seni yalnız bıraktığım için kendimi çok suçlu... İyiyim.
...أنا أشعر بالذنب لترككِ بمفردكِ بعد

seni yalnız bırakacağım...
سأتركك وشأنك...

seni yalnız bırakayım.
سأتركك وشأنك