| senin erkek arkadaşın, benim en yakın dostumdu, tamam mı? | Open Subtitles | صديقك الحميم كان أيضا أفضل صديق لي ، حسنا؟ |
| Ne de olsa senin erkek arkadaşın sayılır. Londra'nın çivisi çıkmış. | Open Subtitles | أعني أنه نوعاً ما صديقك الحميم لندن سيئة |
| Caitlin Carl'ın senin erkek arkadaşın olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | كايتلن قالت ان كارل لازال صديقك الحميم |
| Bu adamın senin erkek arkadaşın olup olmadığını bilmiyorum ama sen banyodayken beni süzüyordu. | Open Subtitles | لا أعرف إن كان هذا الفتى عشيقك أم لا لكن عندما كنتي في الحمام كان يتفحصني بنظراته |
| Ben senin erkek arkadaşın olsaydım... senin için modellikten vazgeçerdim ve sonra tekrar kabul ederdim ki sonra tekrar vazgeçeyim. | Open Subtitles | لو كنت أنا خليلك لكنت تخليت عن عرض الأزياء من أجلك وبعدها أحصل عليه مجددا فقط كي أتمكن من التخلي عنه مجددا |
| Tabi ki de geliyor. Gelmek zorunda, senin erkek arkadaşın o. | Open Subtitles | يجب أن يأتي، فهو خليلكِ |
| O altın değerindeki makaslar onların Storybrooke'da olmalarının tek sebebi senin erkek arkadaşın. | Open Subtitles | السبب الوحيد لوجودها في "ستوري بروك" هو صديقك الحميم |
| senin erkek arkadaşın olabilir ama benim de oğlum. | Open Subtitles | حسناً, ربما يكون صديقكِ الحميم و لكنه ابني |
| Uzun süre boyunca bir faydasını görmeden senin erkek arkadaşın gibiydi. | Open Subtitles | لقد كان " صديقك الحميم " ، وبدون أى مطامع . لفترة كبيرة |
| Hayır, çünkü ben senin erkek arkadaşın değilim. | Open Subtitles | -حقا ؟ لا .. لأنني لست صديقك الحميم |
| O senin erkek arkadaşın. | Open Subtitles | إنه صديقك الحميم |
| Evet o senin erkek arkadaşın. | Open Subtitles | -إنه صديقك الحميم -أجل ! |
| Bu adamın senin erkek arkadaşın olup olmadığını bilmiyorum ama sen banyodayken beni süzüyordu. | Open Subtitles | لا أعرف إن كان هذا الفتى عشيقك أم لا لكن عندما كنتي في الحمام كان يتفحصني بنظراته |
| senin erkek arkadaşın olmak istemiyorum ve eğer soran olursa hiç de olmadım, tamam mı? | Open Subtitles | ,لا أريد أن أكون عشيقك و إن سأل أحد عني, فأنا لم أكن كذلك أبدا, حسنا؟ |
| Düşündüm de belki senin erkek arkadaşın olabilirim. | Open Subtitles | ... أعتقدت ربما أستطيع أن أكون عشيقك الآن |
| senin erkek arkadaşın olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حسناً، لم يكن لدي فكرة بأنه كان خليلك في ذلك الوقت. |
| Her doktor senin erkek arkadaşın gibi zengin kulüplerinde golf oynamıyor. | Open Subtitles | ليس كل دكتور يحب لعب القولف كما هو حال خليلك |
| O senin erkek arkadaşın.Neden davet etmiyorsun? | Open Subtitles | انه خليلكِ. لما لا تدعينه؟ |
| - senin erkek arkadaşın mı? | Open Subtitles | -هل هو خليلكِ ؟ |
| senin erkek arkadaşın, değil mi? | Open Subtitles | هو صديقك , صحيح ؟ |
| Lucas senin erkek arkadaşın mı? | Open Subtitles | هل هو صديقك الحميم؟ |
| Peki bu senin erkek arkadaşın mı? | Open Subtitles | إذن , ذلك هو صديقكِ الحميم ؟ |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 