"sensörlerle" - Traduction Turc en Arabe

    • استشعار
        
    • أجهزة الإستشعار
        
    • الاستشعار
        
    Kanatları sensörlerle kaplı. Bazı sensörler kanat deformasyonlarını algılıyor. TED وأجنحتها مغطاة بأجهزة استشعار، بما في ذلك أجهزة استشعار والتي تستشعر تشوه الجناح.
    Pilotun beyin emisyonları, miğferindeki sensörlerle bir bilgisayara iletiliyor. Open Subtitles تترجم الموجات الصادرة عن دماغ الطيار فى جهاز كومبيوتر بواسطة أجهزة استشعار موجودة فى خوذته
    Kızılötesi sensörlerle dolu bir odada camı yakarak geçmek. Biraz az zekice. Open Subtitles حرق الزجاج لإختراق غرفة مليئة بأجهزة استشعار الأشعة تحت الحمراء...
    Fakat sana böyle bir bacak vermeden önce sensörlerle kaslarının ve sinirlerinin arayüz bağlantısını kurmalıyız. Open Subtitles لكن قبل أن نضع لكَ ساق كهذه نحتاج لأن تتفاعل أعصابكَ وعضلاتكَ مع أجهزة الإستشعار
    Robotun umursadığı tek şey, sinirleriyle kaslarının iletişim kuramadığı gerçeği. Protezdeki sensörlerle de iletişim kuramayacaklar. Open Subtitles كل ما تهتم به، أن أعصاب ساقة لا تتواصل مع العضلات وبالتالي لن تتواصل مع أجهزة الإستشعار
    Endüstriyal makineler; eskiye nazaran çok daha fazla şeyi görmelerine, duymalarına ve hissetmelerine olanak sağlayan ve sayıları giderek artan, müthiş miktarda veri üreten elektronik sensörlerle donatılıyor. TED يجري تجهيز الآلات الصناعية مع عدد متزايد من أجهزة الاستشعار الإلكترونية التي تسمح لهم ان يروا، ويسمعوا ، ويشعروا أكثر بكثير من أي وقت مضى، توليد كميات هائلة من البيانات.
    Hem oşinografik, hem de atmosferik tüm kilit değişkenleri ölçen bilim sınıfı sensörlerle yüklü ve canlı yayın uydusu bu yüksek çözünürlüklü veriyi gerçek zamanlı olarak kıyıya aktarıyor. TED محمّلين بمجموعة من أجهزة الاستشعار العلمية التي تقيس شتّى المتغيرات الأساسية، الخاصة بكل من المحيط والجو، وتنقل وصلة الأقمار الصناعية المباشرة هذه البيانات عالية الدقة عودة للساحل إبانها.
    sensörlerle donatılmışlar. TED كلها أجهزة استشعار
    Dünya Tanığı sitesi çevremizdeki dünya ile alakalı her çeşit verinin cep telefonlarınıza takılı çevresel sensörlerle toplandığı bir nokta olarak hizmet verebilir. TED موقع "شاهد على الأرض" قد يعمل كنقطة جمع لجميع أنواع البيانات حول ظروف و أحوال كوكبنا ملتقطة بواسطة أجهزة استشعار بيئية مثبتة على هواتفكم.
    İşte bu geliştirmeye çalıştığımız şey. (Alkış) Biz insanoğlunu yer değiştiriyoruz-- gitmeye, örneğin, radyoaktiviteyi ölçmek için Bir insanın bu robotları kullanmasını istemezsiniz bataryalarla, motorlarla, mikrokontrol sistemleriyle, sensörlerle. TED وبالتالي هذا ما نسعى لتطويره. (تصفيق) ونعوض الإنسان -- للذهاب وقياس مستوى الإشعاع، لا تريد من إنسان أن يبحر بتلك القوارب -- ببطاريات ومحركات ومتحكمات دقيقة وأجهزة استشعار.
    Bu cihazları farklı tipte sensörlerle donatarak, birazdan göreceğiniz üzere, aslında mesajları beyne geri göndererek iradi motor arzusunun harekete geçirildiğini nerede olursa olsun onaylar, deneğin yanında, diğer odada ya da başka bir gezegende. TED بإدخال تقنية الاستشعار في تلك الأجهزة بواسطة عدة أنواع من مجسات الاستشعار، كما سترون خلال لحظات، تمكنّا من إرسال رسائل إلى الدماغ لإثبات أن ذلك المحرك الطوعي كان يعمل، حيثما كان، إلى جانب المُجرب عليه، أو الباب، أو في جميع أنحاء المعمورة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus