"sevdiğiniz" - Traduction Turc en Arabe

    • المفضل
        
    • تحبه
        
    • المفضلة
        
    • تحبون
        
    • تحبهم
        
    • تحبّ
        
    • المفضّل
        
    • تحبونه
        
    • تحبينها
        
    • تحبّه
        
    • تحبونها
        
    • نحبه
        
    • تحبونهم
        
    • المُفضلة
        
    • المحبوب
        
    Ayrıca en sevdiğiniz radyo spikeri ve tesadüfen geçen yılın birincisi ben. Open Subtitles بالإضافة لي أنا ، مضيفكم المفضل وبالمناسبة ، أنا بطل العام الماضي
    Buzdolabı en sevdiğiniz üç içeceği ve bir elma alabiliyor. Open Subtitles والثلاجة تستوعب حتى 3 حاويات من مشروبكم المفضل مع تفاحة
    Zaten günümüzde yapılabileciğini bildiğiniz birşey, kemik dokusu geliştirmek, ki bundan bir evlilik yüzüğü yapabilesiniz, sevdiğiniz insanın kemik dokusundan - gerçekten. TED شئ يمكن أن يصنع بالفعل هو أن تصنع أنسجة عظام لكي يمكنك صناعة خاتم للزواج من أنسجة عظام الشخص الذي تحبه نفسه
    ki baştan çok sevdiğiniz birisi ile evlenmek için oldukça çekici bir iddia. TED وهو حجة قاهرة فعلاً للزواج من شخص تحبه جداً في المقام الأول
    Mesela en sevdiğiniz şarkıyı ilk defa duyduğunuz o anı düşünün. TED لذا، فكروا بسماع أغنيتكم المفضلة للمرة الأولى.
    Size şu soruyu yöneltmek istiyorum: Eğer ailenizin bir üyesi, arkadaşınız veya sevdiğiniz biri intihara meyilli olsaydı ne yapardınız? TED سأطرح عليكم هذا السؤال : ماذا ستفعلون لو كان أحد أفراد أسرتكم أصدقاءكم ومن تحبون يحاول الإنتحار ؟
    Bu şekilde eve dönerken ki uzun uçuşunuzda en sevdiğiniz TED videosunun tadını çıkarabilirsiniz. TED اذا يمكنك الاستمتاع بفيديو تيد المفضل لديك في رحلتك الطويلة الى المنزل
    Bugün en sevdiğiniz müzisyeni aklınıza getirin ve bundan 10 yıl önce en sevdiğiniz müzisyeni düşünün TED فكر الآن في الموسيقي المفضل لديك اليوم والموسيقي التي كانت مفضلة لديك قبل 10 سنوات.
    sevdiğiniz şovun mürettebatı için, Galaxy Quest! Open Subtitles من أجل طاقم عرضكم المفضل البحث عن المجره
    sevdiğiniz bir işiniz, sevdiğiniz insanlar ve TED لقد حصلت على العمل الذي تحبه وعلى أشخاص تحبهم.
    sevdiğiniz biri çok üzgün olduğu zaman nazikçe yanında mı olursunuz yoksa zaman mı verirsiniz? Open Subtitles إن كان شخصا تحبه محبطا نوعا ما أتغمره باللطف أم تعطيه بعض الحرية ؟
    ...sevdiğiniz kişi de sizi sevmeye karar verir. Open Subtitles فإن الشخص الذى تحبه سيقرر أن يحبك هو بدوره
    Yabancı bir dil biliyorsanız en sevdiğiniz kitapları iki ayrı dilde okumak eğlencelidir. Thomas Merton'un yazdığı "Chuang Tzu'nun Yolu" ve Alan Watts'ın yazdığı "Tao: Akarsunun Yolu" gibi. TED إذا كنت تعرف لغة أجنبية، فمن الممتع أن تقرأ كتبك المفضلة بلغتين
    En sevdiğiniz grup müzik çalmada harika ancak organize olmada o kadar değil. TED فرقتك المفضلة رائعة في الغناء ولكنها ليست رائعة في التنظيم،
    Mesela en sevdiğiniz içecek şirketini düşünün, stok planlaması yaptıklarını ve raflarda kaç şişe olduğunu bilmediklerini. TED فقط حاول تخيل شركة المشروبات المفضلة لديك تحاول التخطيط لجرد خاص بها ولا تعلم عدد الزجاجات التي كانت على الرفوف.
    Müdahale, sevdiğiniz insanların yıkıcı davranış kalıplarını... değiştirmelerine yardım etmek içindir. Open Subtitles التدخل الذي سنقوم به بخصوص الأشخاص الذين تحبون تغيير طبيعة التصرفات المدمرة
    Araçlarla dolu yollar yerine, sevdiğiniz insanların olduğu yoldan yürüyün ve tamamen farklı bir yol bulacaksınız. TED أسلك المسار المليء بـالناس الذين تحبهم وليس المليء بـالسيارات، وسيكون لديك مسار مختلف تمامًا.
    Tanıdığınız bu fırsatın değerini biliyorum Dr. Deacon ancak dünyadaki hiçbir bilgi, sevdiğiniz kadının yerini alamaz. Open Subtitles أقدّر الفرصة دّكتور ديكون لكن كلّ البيانات في العالم لا يمكنها أخذ مكان الإمرأة التي تحبّ
    Eskiden Spruce Caddesi'nde oturduysanız ve en sevdiğiniz gömlek griyse sizinle hemen konuşmalıyım. Alo? Open Subtitles وإذا كان قميصك المفضّل رمادي وحريري، فأنا أحتاج للكلام معك الآن رجاء
    Çok sevdiğiniz ve artık yanınızda olmayan birisini düşünün. Sevgili büyükanneniz, bir sevgili, TED هلا فكرتم بشخص تحبونه .. لم يعد موجوداً كجدتكم المحبوبة , أحدٌ تعشقونه
    Geleceğinizi duyduğum için, fazladan patates yaptım tam sevdiğiniz gibi. Open Subtitles عندما سمعتُ أنّكِ قادمة أعددتُ بطاطا مشويّة إضافيّة بالطريقة الّتي تحبينها تماماً
    Bize kazıkları getirir... Yoksa sevdiğiniz herkese karşı savaş açarım. Open Subtitles أحضِر لنا الوتد، أو سأشن حربًا على كلّ امرؤ تحبّه.
    Yine söylüyorum, genellikle en sevdiğiniz hikayeler, en faydalı, en ilham veren hikayeler. TED أخبركم مجددا أنها القصص التي تحبونها أكثر، والتي تجدونها تستحق القراءة أكثر أو الأكثر إلهاما.
    Çünkü bizim için neyin en iyi olduğuna emin olsak da bu durum, her şeyden çok sevdiğiniz birinin kaderine karar vermek gibi bir şeydi. Open Subtitles حتى ونحن متأكّدون أن هذا أفضل لنا تقْرير المصيرِ شيء ومن نحبه فوق كل شيء
    Sizde veya sevdiğiniz birinde para utancı varsa şöyle görünür: TED وهذا ما تبدو عليه أنت أو شخص ممن تحبونهم عندما يكون لديكم الخجل من المال.
    En sevdiğiniz kızı seçin evinize yollayalım, hayalleriniz gerçek olsun. Open Subtitles قُم بحجز المُفضلة لديك طبقاً للجدول و انتظر مكالمة ولتصبحجميعأحلامكحقيقة.
    Kocanız, o pilot, o çok sevdiğiniz Max. Open Subtitles هذا الزوج ,هذا الطيار ,هذا ال ماكس ,هذا المحبوب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus