| Ve şimdi beni o sevimli küçük popon için ayaklandırma. | Open Subtitles | لا تجعلني أبدأ بالتكلم عن مؤخرتك الجميلة الصغيرة. |
| Kadınlara vurmazdım, ...ama küstahça davranan bu sevimli küçük şeyler beni sinirlendiriyor. | Open Subtitles | لم اعتاد علي ضرب إمرأة ولكن الجميلة الصغيرة التي تتصرف بغرور تثير حفيظتي |
| Ve şimdi beni o sevimli küçük popon için ayaklandırma. | Open Subtitles | لا تجعلني أبدأ بالتكلم عن مؤخرتك الجميلة الصغيرة. |
| Senin gibi sevimli küçük bir şey nasıl oluyorda "Huysuz" adını alıyor? | Open Subtitles | كيف كان لزميل صغير لطيف مثلك أن يحظى بإسم أونريري ؟ |
| Hiçbir şey. sevimli küçük bir köpekçiğim ben. | Open Subtitles | لا شيء، أنا فقط مجرد كلب صغير لطيف |
| sevimli küçük kafanı şuradan geçiriver, bir tanem. | Open Subtitles | إلصق رئيسك الصغير الجميل خلال هناك، بيبي. |
| Hiç şansın yok, evlat o sevimli küçük dalganla bile. | Open Subtitles | ليس لديك أي فرصه معها، يا ولد ولا حتى مع ذلك العضو الصغير الجميل الذي لديك |
| Ha ha! Ne kadar sevimli küçük bir burnun var. | Open Subtitles | لديك أنف صغير لطيف |
| Küçük yaşta değil, ve o sevimli küçük bir çocuk değil. | Open Subtitles | وليس فتى صغير لطيف. |
| Oğluma kavuşamadım sevimli küçük oğluma. | Open Subtitles | أنا لم أستعيد ولدى ليس الفتى الصغير الجميل |
| Bu, sevimli küçük dükkanın laneti. | Open Subtitles | انها لعنه المتجر الصغير الجميل |