"sigortasının" - Traduction Turc en Arabe

• التأمين
• تأمينه
• تأمينها

Bir iş buldum, Eddie'nin sigortasının da faydası oldu.
ووجدت عملا، ومبلغ التأمين على حياته ساعدني.

Son altı ayda her şeyin sigortasının süresi dolmuş.
لقد جعل التأمين يُهبط كل ما قامبفعلهخلالالـ 6أشهر الأخيرة.

Obez, alkolik, diyabetik ve kalbinde üfürüm olan bir kadının sigortasının kaça mal olduğundan haberiniz var mı?
هل لديك اي فكرة عن تكاليف التأمين لمريض بدين، مدمن على المشروب،

Adamın işlerini yoluna koyduğunu, vasiyetinin hazırlanmış sigortasının ödenmiş, eksik bir şeyinin kalmamış olduğunu bilsem, söylerdim.
تأمينه مدفوع ، بلا امور معلقة لا أرى سببا لإخباره

sigortasının bu işlemleri karşıladığını söylüyor.
هو يصر ان شركة تأمينه تغطي هذه الاجراءات

Sağlık sigortasının bunu karşıladığını mı sanıyorsun?
.. هل تعتقد أن تأمينها الصحي يدفع مقابل ذلك ؟

250.000 dolar iş sigortasının üst sınırından ve 100.000 dolar kiracı sigortasının üst sınırından.
مئتين وخمسون ألفاً من مبالغ التأمين التي يتم تحديدها ومائة ألف من أموال التأمين الخاصة بالإيجارات

Harbiden böyle bir işin sağlık sigortasının olabileceğini kim tahmin edebilirdi?
بجد, من يعرف عمل كهذا يكون يتضمّن التأمين الصحي؟

Ayrıca eklemek isterim ki sayın yargıç müvekkilim, Bay Martini'nin mülkündeki kundakçılığa karışması üzerine sigortasının iptal edildiğini henüz öğrendi.
وبالاضافة لذلك سيادة القاضي موكلي لقد تم اعلامه ان التأمين تم الغائه

Evet, çocukların sağlık sigortasının genişletilmesine karşı oy verdim.
أجل , أنا صوت ضد زيادة التأمين الصحي للأطفال . .

Ve Hayat sigortasının olması da gerekiyor.
وهذا ما يفعله التأمين على الحياة

sigortasının rehabilitasyon masraflarını karşılayıp karşılamadığına bakmak için Denver İtfaiyesini aramaya çalıştım.
حاولت الاتصال بمركز اطفاء "دنفر" لأرى أية إفادات تكون له بشأن التأمين لأجل اعادة التأهيل

Hayat sigortasının ödemesini kira yerine geçmesi için isteyebilirdim, ailenin tahliye edilmesini istiyorum.
الآن، أرغب بأن أستلم مال التأمين ! كدفعة للإيجار، بدلاً من أطرد العائلة لذا، إن أمكنك إخباري الآن

Nick'in hayat sigortasının mirasçısı benim.
ولكن لأنني المستفيد من بوليصة (التأمين على الحياة الخاصة بـ (نيك

(Kahkahalar) Amerika'daki yanlış tedavi davaları yanlış tedavi sigortasının maliyetini katlamaktadır bu da başarılı doktorların mesleklerini bırakmalarına neden olmaktadır.
(ضحك) تقاضي الممارسات الخاطئة الطبية في الولايات المتحدة قد زاد تكلفة التأمين ضد الممارسات الخاطئة، حتى أن الأطباء القديرين بدأوا بترك المهنة.

sigortasının burada geçerli olduğunu söyledim, ameliyatı burada yapabiliriz.
لقد أخبرته بأن تأمينه مضبوط يمكننا أن نفعل العملية الجراحية هنا

Hank sigortasının her şeyi karşıladığını sanıyor.
يظنّ (هانك) بأن تأمينه يسدد كل شيء.

Sağlık sigortasının süresi doldu, ...yardım etmeyi teklif ettim ama çok gururlu.
تأمينها الصحي انتهى عرضت عليها المساعدة لكنها كبريائها كان عاليا

Muhtemelen açtığım davayı sigortasının karşılayacağını düşünüyor.
ربما ظنت أن تأمينها سيتكفل بالدعوى التي رفعتها