Silk. Dondurulmuş gıda bölümünde olması gerekmeyen bir ürünü dondurulmuş gıda bölümünde, sütlerin tam yanına koyun. | TED | سيلك. وضعت منتجاً لا يحتاج لأن يكون في قسم المثلجات بجانب اللبن في قسم المثلجات. |
Antropolog Joan Silk'in çalışmasında dişi bir grup arkadaşı olan dişi babunların kortizol seviyelerine bakıldığında daha düşük stres gözlemleniyor, daha uzun yaşıyorlar ve yavruları daha çok hayatta kalıyor. | TED | العالم في علوم الإنسان جوان سيلك تبين أن إناث البابونز الذين لديهم أصدقاء إناث أساسيون يُظهرون مستوى أقل من التوتر خلال مستويات الكوتيزول، يعشن حياة أطول وينجوا نسلهن بشكل أكبر. |
Iris Silk bir kaç saat sonra kocasının kollarında öldü. | Open Subtitles | ايريس سيلك ماتت منذ عدة ساعات بين ذراعى زوجها |
İşte Coleman Silk ile dostluğum böyle başladı. | Open Subtitles | هذا يشرح لكم كيف بدأت صداقتى ب سيلك كولمان |
2013'de FBI Silk Road ağını çökertti. | Open Subtitles | في سنة 2013,المكتب أطاح بمنظمة كانت تسمى منظمة طريق الحرير |
Clarence Silk, Julius Sezar'ın bu cümlelerini iyi biliyordu. | Open Subtitles | كلارنس سيلك يعرف جيدا هذه الكلمات من يوليوس قيصر |
Clarence Silk tanıdığım en iyi adamdı. | Open Subtitles | كلارنس سيلك كان أنقى رجل قابلته فى حياتى |
Ben, edebiyat profesörü zenci Coleman Silk olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون كولمان سيلك لا يوجد أستاذ أدب أسود |
- Silk Brown. Crenshaw Lisesi. - Nasılsın kardeşim? | Open Subtitles | سيلك براون من الثانوية نعم , كيف حالك يا اخي؟ |
Ona güvenmedim, ve Silk'te buluşalım dedim. | Open Subtitles | علي أي حال أنا لم أثق بة لذا قلت لة أن يقابلني عند "سيلك" |
Baba, Silk öldürüldüğünde ben de oradaydım. | Open Subtitles | يقتلة يا أبي، لقد كنت هناك عندما قتل "سيلك" |
- Ben Coleman Silk'in kız kardeşiyim. | Open Subtitles | هل أنت ؟ أنا شقيقة كولمان سيلك |
Babamdan sonraki Silk erkeklerinin hepsi çok kararlıdırlar. | Open Subtitles | كل رجال عائلة سيلك... سواء أبى أو غيره يتميزون بالحسم الشديد |
Silk'in elinde harika bir senaryo var. | Open Subtitles | سيلك خذ هذا النص هذه خارج الخطاف يا رجل |
Eğer gerçeği söylemezsen, Silk söyleyecek! | Open Subtitles | وإن لم تقول الحقيقة سيلك سيقول |
Coleman Silk ve karısı Iris sansürcü ve zorlayıcı bir toplum tarafından ihanete uğradılar. | Open Subtitles | كولمان سيلك. . و زوجته ايريس |
- Hadi, kımılda! - Silk'ten, Johnson'a. - Sakın uzaklaşma! | Open Subtitles | من (سيلك) إلى (جونسن) عبر المنطقة المحايدة |
- Hadi çabuk yerine geç! - Amerika, 2-1 yenik durumda. Silk ilerliyor. | Open Subtitles | (السويد) تتقدم الفريق الأمريكي 2 إلى 1 عرضية إلى (سيلك) |
Bir sayaç koymuş. Dan Silk sitesinde eş cinsel olduğumu açıklayana kadar gün sayıyor. | Open Subtitles | هناك عد تنازلي (دان سيلك) يعد الأيام إلى ان أعترف على موقعه |
Dijital kırıntıları takip ediyorum, ama Silk Road baskını yüzünden online satıcılar ve kiralık katiller daha iyi gizlenmeye başladı. | Open Subtitles | أنا مثل الذي يتتبع فتات الخبز على الأنترنت المشكلة أن طريق الحرير يهوي نحو الأسفل فقد عرضوا فيه قتلة مأجورين, تجار مخدرات |
O zaman Silk Road hakkında bir yazı gördüm. | Open Subtitles | .حينها سمعت عن سوق طريق الحرير |