Aslında,beni 70. derece siyah kuşak yapıyor. Ben bir ustayım. | Open Subtitles | حقيقةً، هذا يجعلني بطلة حزام أسود من الدرجة السابعة، أي أستاذة فنون قتالية |
siyah kuşak Mike Kwan Do'cuyum ben. | Open Subtitles | عِنْدي حزام أسود عند مايك كوان دو |
Keskin bir nişancı ve Gun-yan-dan siyah kuşak sahibiymişim. | Open Subtitles | أنا حزام أسود في الشيء إتّصل... |
Kendimi bildim bileli Shotokan karate yapıyordum ve siyah kuşak karateciyim. | TED | في ذلك الوقت كنت أتعلم كاراتيه الشوتوكان منذ أطول وقت أستطيع تذكره، لذا كنت حاصلة على الحزام الأسود. |
Sanırım bu beni siyah kuşak yapıyor. | Open Subtitles | وأعتقد أن هذا يجعلني حاصلة على الحزام الأسود |
-Bu Kim. Tekvan-do'da siyah kuşak. | Open Subtitles | - هذا "كيم" ,حزام اسود بالتايكواندو- |
Yani Irak'a 600 defa çıkarma yaptığını yoksul mahallelerdeki çocuklar için fakirlikten kurtuluş yolu olarak uçuş okuluna girme programı başlattığını ve Krav Maga bildiğini, üçüncü derece siyah kuşak sahibi olduğunu da biliyorsun. | Open Subtitles | وأطلقت برنامجًا لأطفال الأحياء الفقيرة في المدينة ليرتادوا مدرسة الطيران كوسيلة للخروج من دائرة الفقر كما أن لها مهاراتٍ في فن الدفاع عن النفس (كارف ماجا) |
"siyah kuşak. Şeref Madalyası" | Open Subtitles | حزام أسود الإطلاق الحر |
Aslına bakarsan ben senin bu okulda, eski erkek arkadaşı siyah kuşak sahibi olan bir kıza takılmaya cesaret edecek kadar salak birisi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة، أنت الشخص الوحيد هنا... غبي بما فيه الكفاية للخروج مع فتاة، وصديقها السابق... لديه حزام أسود في كسر الأسنان. |
-Karate gi'si ve siyah kuşak. | Open Subtitles | A Gi وa حزام أسود. |
Darnell yedi dil konuşur ve sonu 'do' ile biten üç dövüş tarzında siyah kuşak sahibidir. | Open Subtitles | دارنيل ) يتحدث بـ 7 لغات مختلفـة ) ... و لديـه حزام أسود في 3 أساليب مختلفـة من القتال " ينتهي اسمهـا بـ " دو |
Bu doğru,ayak masajı alnında siyah kuşak sahibiyim. | Open Subtitles | حقا، عندي لدى الحزام الأسود في تدليك القدم |
siyah kuşak. Altı yıl eğitim aldım. | Open Subtitles | لقد حصلتُ على الحزام الأسود خمس سنوات من التدريب |
Sizleri öğle vakti bu ofiste yapılacak olan siyah kuşak törenime davet etmek istiyorum. | Open Subtitles | أحب أن أدعوكم جميعاً لإحتفال حصولي على الحزام الأسود هنا في المكتب, في وقت الغداء |
Her hoca söyler bunu. siyah kuşak için tebrikler. | Open Subtitles | هيه, مبارك لك على ذاك الحزام الأسود يارجل |
Tekwandoda siyah kuşak Kim Min. | Open Subtitles | الحزام الأسود في التايكوندو كيم مين |
Tekvandoda siyah kuşak sahibiyim. Bunu bil. | Open Subtitles | أنا احمل الحزام الأسود في التايكوندو |
Evet, karate de siyah kuşak ve eskrimle uğraşmış. | Open Subtitles | نعم. حزام اسود فى الكاراتية |
Yani Irak'a 600 defa çıkarma yaptığını yoksul mahallelerdeki çocuklar için fakirlikten kurtuluş yolu olarak uçuş okuluna girme programı başlattığını ve Krav Maga bildiğini, üçüncü derece siyah kuşak sahibi olduğunu da biliyorsun. | Open Subtitles | {\pos(190,230)}وأطلقت برنامجًا لأطفال الأحياء الفقيرة في المدينة {\pos(190,230)}ليرتادوا مدرسة الطيران كوسيلة للخروج من دائرة الفقر {\pos(190,230)}كما أن لها مهاراتٍ في فن الدفاع عن النفس (كارف ماجا) |