"soğukmuş" - Traduction Turc en Arabe

    • بارد
        
    • باردة
        
    • برودة
        
    • باردٌ
        
    • مُمل
        
    • بسبب البرد
        
    Bana bir cadının göğüsleri kadar soğukmuş gibi geliyor. Open Subtitles ،اللعنّة، الجو هنا بارد للغاية .كأن هناك ساحرة جاءت إلى هنا من أجلي
    Tekneye göre giyindim ama hava çok soğukmuş. Open Subtitles ‫ارتديت ملابس تناسب المركب، لكن الجو بارد جدا
    Ulan soğukmuş! Çok soğuk! Bahar mevsiminde bu ne soğuk yahu? Open Subtitles آه، إنّهُ بارد أنا أحتاج إلى بطانية أخرى.
    İlk karısı soğukmuş diyorlar. Open Subtitles يبدو أن سيدو ديليني الأولى كانت باردة قليلاً
    Dedi ki, karısı öyle soğukmuş ki ne zaman onunla yatağa girse penguenleri kovması gerekiyormuş. Open Subtitles قال لي أن زوجته باردة جداً عندما يدخل الفراش معها عليه أن يطرد البطريق
    Keşke şimdi yine derste olsaydım, dışarısı fena soğukmuş. Open Subtitles اتمنى لوا نني كنت هناك الآن ان الجو بارد
    Düşündüğüm anlama mı geliyor bu? Su biraz soğukmuş. Open Subtitles هل هذا يعني مااعتقد انه يعني ؟ الماء بارد قليلا
    Yakıcı sıcak olacağını sanmıştım, daha çok soğukmuş. Open Subtitles لقد كنت اعتقد ان هذا الماء حار يغلي انهُ في الحقيقة بارد
    Üstelik ben üç aylık hamlieydim. Jel çok soğukmuş. Open Subtitles بالمناسبة , هذا الهلام بارد جداً
    - soğukmuş. - O kadar da kötü değil. O kadar uğraştım yapmak için. Open Subtitles إنهُ بارد - إنه ليس بهذا السوء - بعد كُل هذا العمل الشاق؟
    Teğmen, burası biraz soğukmuş. Open Subtitles أيها الملازم، أن الجو بارد بالخارج
    Sen de "Oha, Plüton ne kadar soğukmuş be!" dersin. Open Subtitles سوف تقولين حينها، "اللعنة" "الجو بارد هنا في كوكب (بلوتو)"
    Tanrım, burası soğukmuş. Open Subtitles رباه، المكان بارد هنا
    Burası amma soğukmuş. Open Subtitles يا رجل , الجو بارد هنا
    El, o kadar soğukmuş ki, teninde bıyık varmış gibi bir izlenim bırakmış. Open Subtitles باردة للغاية حتى أنها تركت أثراً على جلده يشبة الشارب
    Ustam diyor ki dışarısı soğukmuş bu yüzden içeri girmen izin verdi. Open Subtitles حاضر معلمتي انها باردة بالخارج ,معلمتي سمحت لك بالدخول
    Kışın soğukmuş. Parka getirdin mi? Open Subtitles سمعت أنّها باردة شتاءً هل أحضرتَ معطفك؟
    Aman Tanrım, biraz soğukmuş. - Aman Tanrım. Open Subtitles أه يا إلاهي إن المياه باردة حقا
    Bu hayal edilebilecek en kötü acı! Bu soğukmuş. Open Subtitles هذا أسوء ألم يمكن تخيله هذه باردة
    Bugün de öyle olacak demiştin ama çok daha soğukmuş gibi hissediyorum. Open Subtitles ذلك ما قلت أنه سيكون اليوم، لكن يبدو أكثر برودة بكثير
    Çok soğukmuş. Open Subtitles إنّه باردٌ جداً
    soğukmuş bayağı, değil mi? Open Subtitles أمر مُمل للغاية، صحيح؟
    soğukmuş. Open Subtitles بسبب البرد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus