İçeri girdik ve en başta Sohbetimiz gerçekten iyi gitmiyordu ama o bir sürü yemek sipariş ediyordu. | TED | و ذهبنا، و منذ البداية لم ننسجم محادثتنا لم تحلق بعيدا، لكنه كان يطلب الكثير من الطعام. |
Sohbetimiz kötü bitti, açıklamak için aradım. | Open Subtitles | وإنتهت محادثتنا بشكل سئ لهذا إتصلت به كي أعتذر |
Şu önceki Sohbetimiz hakkında konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | كما تعلم, أردت التحدث معك، عن محادثتنا. |
Konuyu Mercedes'li Katil'e getirdiğin Şehir Parkı tecavüzcüsü üzerine olan Sohbetimiz. | Open Subtitles | المُحادثة التّي خضناها بشأن مُغتصب الحديقة التّي أدخلتها في مُحادثة |
Seninle her Sohbetimiz yeni bir macera gibi. | Open Subtitles | كل مُحادثة معك , مُغامرة جديدة |
- Sohbetimiz konusunda da heyecanlıyım, sabırsızlıkla bir anlaşmaya varmamızı bekliyoruz. | Open Subtitles | - بشأن حوارنا أيضاً - ورغبتي بشدة للتوصل لإتفاق |
Ya da Sohbetimiz neden seni bu kadar heveslendirmiş olsun? | Open Subtitles | أو لماذا حوارنا يرفع من اثارتك؟ |
Bir dahaki Sohbetimiz sana Pulitzer kazandırabilir. | Open Subtitles | في محادثتنا القادمة "قد تحصلين على ذلك الـ"بوليتزر |
Sohbetimiz ve Lars Von Trier hakkında sen bir şey söylemiş olamazsın değil mi? | Open Subtitles | انتي لم تذكري اي شيئ من محادثتنا عن " لارس فون تراير" اليس كذلك؟ |
Önceki Sohbetimiz hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج لنتحدّث بشأن محادثتنا السابقة |
Geçen günkü Sohbetimiz hakkında hiç düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرتي اكثر حول محادثتنا البارحه ؟ |
Sohbetimiz Amerikan hapishanelerindeki çok sayıda siyasi tutukludan, 60'ların Siyahi Kurtuluş Hareketi'nin mirasını merak eden Derrius'a ve 30 yıl sonra o yaşta yaşasaydı hayatının nasıl farklı olabileceğine dair hızla ilerledi. | TED | تحولت محادثتنا بشكل سريع، من الكم المهول من المساجين السياسين في أمريكا، إلى تساؤل ديريس عن آثار النشاط التحريري لذوي البشرة السوداء في الستينيات، وكيف ستكون حياته إن عاش في تلك الحقبة، وليس بعدها ب30 سنة. |
Tüm çalışanlarımızda olduğu gibi o ve ben, aramıza ilk katıldığı anda hoş bir Sohbetimiz oldu ama bunun ötesinde onu şahsen tanıma ayrıcalığım hiç olmadı. | Open Subtitles | حسناً، كما هو الحال مع جميع مُوظفينا، أجرينا مُحادثة لطيفة عندما إنضمّت إلينا، ولكن أبعد من ذلك، لمْ تكن لديّ الميزة لمعرفتها شخصياً. |