Sanırım bunların terk edilme sorunlarına bir faydası olmaz, ne dersin? | Open Subtitles | في الغالب هذا لن يساعد مشاكلك بخصوص التعرض للهجر، أليس كذلك؟ |
Seni sevmem bir yana Laura, zamanımızı senin sorunlarına harcadık, biliyor musun, hâlâ bunlarla uğraşıyoruz. | Open Subtitles | كنا نحاول في معظم الوقت أن نحلّ مشاكلك. وأتدرين أمراً؟ لا نزال. |
Bir insanın korkularına, sorunlarına ortak olmadan o insanı sevemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تحب شخص بدون أن تعرف مشاكلهم مخاوفهم |
Kendini sorunlarına kaptırmış insanlar hep öyle görünür. | Open Subtitles | أجل، الناس الذين تشغل مشاكلهم أذهانهم دائما ما يبدون سخيفين |
Zorlamak mı gerekiyor? Hastamın sorunlarına bu ani ilgi niye? | Open Subtitles | لماذا هذا الأهتمام المفاجئة بمشاكل المرضى؟ |
Eminim çoğu kadın onun sorunlarına sahip olmayı çok isterdi. | Open Subtitles | أعتقد أن معظم النساء يودّون أن يعيشوا مشاكلها |
Lisan engeli ve evlilik sorunlarına rağmen, | Open Subtitles | على الرغم من حواجز اللغة ، ومشاكل الزواج |
Bu tıbbi bir karar ama sen bunu onun ve kendinin sorunlarına ekledin. | Open Subtitles | انه خيار طبي و انت حولته الى امتداد لمشاكلك انت و هي |
Ve hayatını, sorunlarına gözünü kapatarak geçireceksin! | Open Subtitles | سأخبرك شيئاً ستتابع حياتك دون أن تفهم مشاكلك |
Yani tüm sorunlarına rağmen harika birine benziyorsun. | Open Subtitles | على الرغم من جميع مشاكلك تبدين شخص عظيم. |
sorunlarına yardımı olacağını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أن ذلك سيساعدك في مشاكلك وباقي الأمور؟ |
Böylece Kabine sağlık sorunlarına bakmayıp görevini iade edecek. | Open Subtitles | و هكذا تتغاضى الوزارة عن مشاكلك الطبّيّة و تعيد تنصيبك |
Senin sorunlarına ayıracak vaktim yok Nolan. Zaten kendi başımda bir sürü sorun var. | Open Subtitles | ليس عليّ التعامل مع مشاكلك فلدي مشاكل كثيرة |
Yasal sorunlarına yardımcı olabilecek birkaç yasayla ilgilendim. | Open Subtitles | يبدو أنني أتذكر بضعة مقالات عن مشاكلك القانونية أيضاً |
Danışman olmayı ve diğer bağımlıların sorunlarına yardım etmeyi düşündün mü hiç? | Open Subtitles | هل فكرت من قبل أن تصبح ناصحاً وتساعد الأشخاص المدمنين مع مشاكلهم ؟ |
İşimin bir parçası,mahkumlara tavsiyede bulunmak ve sorunlarına yardım etmek. | Open Subtitles | إنه جزء من عملي أن أعطي استشارات للمساجين و أتعامل مع مشاكلهم |
Gidip başka insanların sorunlarına yardım ediyorsun... Kes şunu! | Open Subtitles | إنتِ تذهبين نحو مساعدة الآخرين في مشاكلهم |
Bu da kalp sorunlarına yol açmış, hematokrit seviyesi düşünce de bunu iç kanamayla karıştırdık. | Open Subtitles | تسببت بمشاكل قلبها, وعندما عاد خضابها للطبيعي فظننا انه نزيف بالخطأ |
Düşük sıcaklıklarda contalarda fırlatma sorunlarına ilişkin notların mevcut olup olmadığını merak ediyorum. | Open Subtitles | أعتقد أني أتساءل ما إذا كانت المذكرات موجودة المتعلقة بمشاكل الإطلاق مع الحلقات الدائرية في درجات حرارة باردة |
Onu korkut ve tüm sorunlarına çözüm bul. | Open Subtitles | تقوم بإخافتها ثم تظهر كحل لجميع مشاكلها. |
Burada diyor ki kobalt döküntüye baş dönmesine ve mide sorunlarına yol açabilirmiş. | Open Subtitles | مكتوب هنا أنّ الكوبالت يمكن أن يسبب طفح جلديّ دوخة ومشاكل بالمعدة |
Kişisel sorunlarına gelecek olursak, sanırım bir çözüm bulmuş olabiliriz. | Open Subtitles | وبالنسبة لمشاكلك الشخصية فأظن أنك ستجد لها حلاً |
Küçük sorunlarına büyük cevaplar isterler ama gerçek şu ki tüm paranı alman sana yalnızca bir adama mâl oldu. | Open Subtitles | يريدون حلولاً كبيرة, لمشاكلهم الصغيرة لكن الحقيقة لا تتسع إلا لشخص واحد ليأخذ كل نقودكم |
Uzun süreli maruz kalmak çeşitli solunum sorunlarına yol açabiliyor. | Open Subtitles | التعرّض لها لفترات طويلة يُمكن أن تؤدّي لمشاكل تنفسيّة حادة. |
Bütün sorunlarına rağmen her zaman oğlumun durumunu sorardı. | Open Subtitles | حتّى مع مشاكله المرضيّة، دائماً ما يسأل عن ابنيّ |
- Onların klonlama sorunlarına yardımcı olmaya çalışmıştık. | Open Subtitles | حاولنا المساعده في مشكلتهم بالإستنساخ - ! |