Banka soyguncusu, belki de gangster falan mı olduğunu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدين انه سارق بنوك ، أو ربما رجل عصابات؟ |
Adam bir banka soyguncusu ve havayı kontrol edebiliyor. | Open Subtitles | انه سارق بنوك. ولديه القدرة للتحكم بالطقس. |
Ama eğer gazetelerde bir şey okursam, çiftçilerin tasarruflarının acımasız bir banka soyguncusu tarafından çalındığını, mutlu olmam. | Open Subtitles | ولكن إذا قرأت عن هذا فى الجرائد لو قرأت عن مدخرات الفلاحين التى تمت سرقتها بواسطة سارق معدوم القلب ، فلن أكون سعيدا |
Yanında 50 rehine varken uçakla kaçan banka soyguncusu duydun mu hiç? Serap görüyorsun. | Open Subtitles | أياً كان من سمع لص بنك يهرب بطائرة و عليها خمسون رهينة |
Yani, bu batakhanedeki tek banka soyguncusu sen değilsin. | Open Subtitles | تعلم ، لست لص البنك الوحيد في هذه الرابطة ، أنت تعرف هذا صحيح ؟ |
Ben banka falan soyamam. Biz soyguncusu değiliz ki! | Open Subtitles | لن نسطـو على أي بنك لعين . نحن لسنـا لصوص بنـوك |
Bir taraftan soğuk kanlı ve planlı bir banka soyguncusu diğer yandan öfke dolu bir cinsel sadist. | Open Subtitles | على جانب سارق بنوك بارد منظم على الجانب الاخر |
Bir banka soyguncusu ya da uyuşturucu satıcısı yerine benimle konuşmak onun için oldukça değişik olmalı. | Open Subtitles | لا بد ان هذا الامر كان مختلفا جدا بالنسبة له التحدث مع شخص مثلي بدلا من سارق بنك أو تاجر مخدرات |
Adam bir banka soyguncusu ve havayı kontrol edebiliyor. | Open Subtitles | انه سارق مصارف وانه يستطيع ان يتحكم بالطقس |
Hakkında her şeyi biliyoruz, mezar hırsızı,kutsal mekanların soyguncusu. | Open Subtitles | ،نعرف كل شيء عنك يا سارق القبور المعتدي على الأماكن المقدسة |
Kasa dairesinde duruyorlar. Yine banka soyguncusu olabilirsin. Harika. | Open Subtitles | توجد خزنة , لايزال في امكانك لعب دور سارق البنك |
Kitabın bir banka soyguncusu tarafından satın alındığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدي ان من اشترى الكتاب , هو سارق بنك ؟ |
İlk bakışta bir araba soyguncusu ve onun kurbanı olacak kişi birbirine ateş açmış gibi gözüküyor ama her şeyin göründüğü gibi olmadığı açıkça ortada. | Open Subtitles | ، اذن للولهه الاولى سيبدو الامر بان سارق سيارة وضحيته اطلقو النار على بعضهم |
- Hem banka soyguncusu hem de vefasız. Mutlu bitmeyeceği aşikâr bir öykü. | Open Subtitles | لص بنوك، وخائن غير مُرجح للحصول على نهاية سعيدة |
Bir banka soyguncusu, kendine bir yol çizer bankaya girer, parayı alır ve çıkar. | Open Subtitles | لص المصرف يخلق طريق فرعي للدخول منه و سرقة المال و الفرار |
MO'daki pazartesi sabah soyguncusu ile eşledi. | Open Subtitles | -ليس عظيماً؟ التحري تعرف هذا الصباح على لص. |
Boktan çocukluğumda çok tatlı yediğim için belki banka soyguncusu oldum. | Open Subtitles | حتى صرتُ يتيم... تبآ لذالك هذهِ فرصتي فأصبحة لص بنوك بدلا ذالك |
İlk önce yoldan çıktılar ve şimdi onları banka soyguncusu diye suçluyoruz. | Open Subtitles | و الان نحن نوجة لهم الاتهام بانهم لصوص بنوك |
Sizden ne âlâ banka soyguncusu olur. | Open Subtitles | يا ولد. يا رفاق سوف تكون لصوص البنك كبيرة. |
Banka soyguncusu olduğunu mu? | Open Subtitles | أنها سارقة بنوك؟ |
Banka soyguncusu olmalıymışım. Gayet başarılıydım. | Open Subtitles | -يجب أن أصبح لصّ مصارف كنت جيدا فيها |
Kendinize banka soyguncusu demek zor geliyor. | Open Subtitles | كان من الصعب التفكير بأننا أصبحنا سارقى بنوك |