Tıpkı Star Trek'de olduğu gibi biz de onu mantıkla yenmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نعبث بمنطقها , كما فعلوا في ستار تريك |
Ben tüm ırk ve mezheplerden, her kadın ve erkeğin Star Trek'teki gibi eşit olarak birlikte çalıştığı cinsiyetin önemsenmediği bir topluma inanıyorum. | Open Subtitles | أؤمن بمجتمع لا يرى الفروق الجنسية كما في ستار تريك حيث النساء و الرجال من كل الأعراق و الأجناس يعملون سوية كأنداد |
Pekâlâ, Star Trek: Voyager için verdiğimiz partiyi tekrar canlandırıyoruz. | Open Subtitles | حسناً، إننا نعيد تمثيل حفل آخر حلقة في (ستار تريك: |
Orijinal "Star Trek"in listelere 600 Dolar ile girdiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعلم أن صندوق غذاء (دوم) الأصلي في "ستار تريك" يباع بستمائة دولار |
Star Trek'teki kırmızı gömlekli görevli gibi. | Open Subtitles | (مثل الملازم ذي القميص الأحمر في (ستار تريك |
Oldu o zaman. Star Trek'te harika olduğunu söylersin. | Open Subtitles | "حسناً, أخبره أنني أحببته في "ستار تريك |
Star Trek, 'de ki kel adam. Hatırladınız mı? | Open Subtitles | إنه رجل الأصلع في (ستار تريك)، أتتذكره ؟ |