"stresle" - Traduction Turc en Arabe

    • الإجهاد
        
    • الضغوط
        
    • الضغوطات
        
    Ben küçükken sorun oluyordu ve okul hemşiresi stresle alakalı olduğunu söyledi. Open Subtitles كانت مشكله عندما كنت صغيرا، و ممرضة المدرسة قالت انه بسبب الإجهاد.
    Sanırım her birimiz stresle farklı yollarla başa çıkıyoruz. TED وأعتقد أننا جميعا نتعامل مع الإجهاد بطرق مختلفة.
    Bazen benim için yüzmek stresle başa çıkmanın en iyi yoludur. Hiç bir şey aldın mı? Open Subtitles أحيانا تكون السباحة أفضل طريقة لي للتعامل مع الإجهاد
    Dışarıya yansıttığım sağlam duruşum stresle başa çıkma yolum. Open Subtitles من عادتي إبراز الثقة الخارجة كوسيلة للتغلب على الضغوط
    stresle başa çıkabilmek için alkole bağlanmana izin verme. Open Subtitles لا تدع الكحول تصبح نموذج خيارك لإدارة الضغوطات
    Şimdi her türlü stresle karşılaşınca öyle yapmaya başladın. Open Subtitles والأن هذه طريقتك لتتعامل مع أي نوع من الإجهاد
    Yine de, stresle başa çıkma yöntemi bu değil. Open Subtitles ولكن لا يزال هذا ليس طريقاً للتعامل مع الإجهاد
    İnan bana, stresle benim çıktığımdan daha iyi başa çıkıyor. Open Subtitles ثقي بي، إنّه يتعامل مع الإجهاد أفضل منّي.
    Yani, bizim gibi doğuyor ve bizim gibi yaşlanıyor ama sonra, çevresel bir stresle veya saldırıyla karşılaştığında tekrardan ufak bir polip olana kadar büyüme işlevini geriye sarıyor. Open Subtitles أعني أنه يولد و يكبر كما نحن ولكن بعد ذلك، عندما يواجه الإجهاد البيئي أو الاعتداء فهو يعكس دورة الحياة
    Lex, travma sonrası stresle ilgilenen bir doktordan bahsetti. Open Subtitles أخبرني ليكس عن طبيب يعالج حالات الإجهاد
    Bugünün gizemli malzemesi diyor ki: 'Ben kötü stresle baş eden içine kapanık biriyim.' Open Subtitles اليوم عنصر الغموض يقول: ". أنا المنطوي الذي يعالج الإجهاد بطريقة سيئة
    stresle nasıl başa çıkılacağı konusunda bana birkaç tavsiye verebilir misiniz? Open Subtitles كنت آتساءل إذا كان بإمكانك إعطائي نصيحة... عن كيفية التعامل مع الإجهاد.
    Edwin, stresle zor başa çıktığını biliyorum, o yüzden bu görüşünü görmezden geleceğim. Open Subtitles (إدوين)، أعلم أنك لديك مشاكل مع إدارة الإجهاد لذلك أنا سأتجاهل تلك الملاحظة.
    Bay England stresle bağlantılı olarak rahatsızlandığı için gitti. Open Subtitles السيّد (إنجلند) إنسحب بسبب كسر من الإجهاد.
    stresle uğraşacak bir yolum var. Open Subtitles لدي وسيلة للتعامل مع الإجهاد.
    stresle ilgili değil. Open Subtitles هذا ليس حول الإجهاد
    stresle alakası yok. Open Subtitles هذا ليس بسبب الإجهاد
    stresle baş edemiyor. Open Subtitles ولا يتفاعل بشكل سليم تحت الضغوط
    Sadece bu stresle uğraşmak istemiyorum. Open Subtitles أنا فقط لا أحب التعامل مع كل هذه الضغوط
    Kazadan sonra, Uyuşturucu kulanmanın stresle başa çıkmaya yardımcı olduğunu anladım. Open Subtitles أن الإنتشاء يساعدني على تجاوز الضغوط
    Bol bol stresle boğuşacak. Open Subtitles سوف يكون هنالك الكثير لتقوم به مع كل هذه الضغوطات
    Her insan stresle farklı şekilde baş eder. Open Subtitles الناس يعبرون عن الضغوطات بطرقهم الخاصه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus