| Babanı kaybettiğin için üzgünüm ancak sahiplere karşı hükmüm suç değildi. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن أباك مات ولكن معاملتي للسادة لم تكن جريمة |
| Suyu kesmek suç değildi, o karanfillerim için. | Open Subtitles | سد الينبوع لم تكن جريمة بل فعلتها لاجل أزهاري |
| Ben gençken aile çiftçiliği suç değildi. | Open Subtitles | عندما كنت شابة العوائل المزارعة لم تكن جريمة |
| Yaptığım şey suç değildi. | Open Subtitles | انظروا، ما فعلته لم يكن جريمة |
| Ben yüklediğimde suç değildi. | Open Subtitles | فقط، لم يكن جريمة عندما نشرته |
| Eğer acı çekmiyorsan... belki de o tam bir suç değildi. | Open Subtitles | لو لم تتألم... فلعلها لم تكن جريمة على الإطلاق |
| Bu öylesine bir suç değildi. | Open Subtitles | هذة لم تكن جريمة عشوائية. |
| Dominik'te fakir olmak suç değildi. | Open Subtitles | أن تكون فقيراً في (دي أر) لم تكن جريمة |