"suçun değildi" - Traduction Turc en Arabe

• ليس خطأك
• ليست غلطتك
• يكن خطأك
• ليس خطؤك
• ليس ذنبك
• يكن خطائك
• يكن بسببك
• يكن خطأكِ
• يكن خطؤك
• يكن ذنبك
• يكن هذا خطأك
• يكُن ذنبك
• هذا لم يكن خطئك
• ليس خطأكَ
• ليس غلطتكِ

Takma kafana V. Emin ol bu senin suçun değildi.
لا تقلقى عزيزتى هذه المرة أخبرك انه ليس خطأك

Bunu kafana takma. Senin suçun değildi.
لا تقلقي بشأن ذلك إنه ليس خطأك.

Ve eve gidip kendimi öldürmeyi istemem gerçekten senin suçun değildi.
و حقيقة أنني أريد العودة للمنزل و الانتحار ليست غلطتك

Bak, tek söylemek istediğim, senin suçun değildi.
اسمع ، كل ما أريد قوله هو أن ما حدث لم يكن خطأك

Senin suçun değildi, Çavuş.
أنه ليس خطؤك , رقيب.

Geçen sene o polisle yaşananlar senin suçun değildi.
ما حدث مع ذلك الشرطيّ العام الماضي ليس ذنبك.

Aynen Josh'da olduğu gibi, bu senin suçun değildi.
لم يكن خطائك مثل "جوش" لم يكن خطائك أيضا

Sydney'yi Venessa öldürdü. Senin suçun değildi.
فانيسا قتلت سيدني إنه ليس خطأك

Ve sen çabaladın biiyorum. Ama bu senin suçun değildi.
أعلم بأنك حاولت, لكن هذا ليس خطأك.

Senin suçun değildi. Dr. Rorish, sanırım J.J'in bir sorunu var.
انه ليس خطأك د, روريش , أعتقد أنه هناك ."خطب ما ب "جيجي

-Senin suçun değildi. -Benimle tanışmadan önce daha iyiydi.
هذه ليست غلطتك - حسناً هو كان أفضل قبل أن يقابلني -

Bu son cinayetler senin suçun değildi.
تعرف هذه الجرائم الأخيرة ليست غلطتك

Senin suçun değildi, merak etme.
أعتذر عن هذا كله انها ليست غلطتك, صدقني

İkimiz de ona kamyonetten in dedik. İkimiz de. Senin suçun değildi.
أخبرناه أن يخرج من الشاحنة، كلانا فعل، لم يكن خطأك

Gemiden düşmemiz senin suçun değildi.
لم يكن خطأك ، ذلك كان خطأي أننا سقطنا من على السفينة.

Dinle, ne yapmış olursan ol, ne olursa olsun, senin suçun değildi.
اسمع، أياً كان ما فعلته أياً كان، لم يكن خطأك

Anneme olan şey, senin suçun değildi.
ما جرى لوالدتنا، ليس خطؤك.

Size bu kadar eziyet ettiklerini bilmiyordum. Hye Ji ve Il Ho'nun ölümleri senin suçun değildi.
إن موت هاي جين وإي هو ليس ذنبك

April'ın ölümü senin suçun değildi.
. موت (ابريل ) لم يكن خطائك

Ama olanlar senin suçun değildi. Hipnotize edilmiştin.
،أجل، لكنه لم يكن بسببك لقد نُومت

Sen sadece küçük bir kızdın. Senin suçun değildi.
،لم تكوني حينها سوى طفلة صغيرة لم يكن خطأكِ

Senin suçun değildi. Benim suçumdu.
لم يكن خطؤك لقد كان خطئي

Beni beklememen senin suçun değildi.
لم يكن ذنبك أنك لم تستطيعي انتظاري

Senin suçun değildi.
لم يكن هذا خطأك

Açıklama yapmana gerek yok. Senin suçun değildi.
لستَ مضطرًّا للتبرير، فإنّه لم يكُن ذنبك.

Senin suçun değildi büyükanne.
هذا لم يكن خطئك ِ يا جدتي

Kendini kötü hissettiğini biliyorum ama bu senin suçun değildi.
أنظر، أعلم أنكَ مستاء، لكن ما حدث ليس خطأكَ.

Benimle ve ilişkimizde olanlar senin suçun değildi.
أنا، نحن، ليس غلطتكِ.