19 hava korsanından 15'inin Suudi olduğunun kesinleşmesi tam bir faciaydı. | Open Subtitles | عندما اتضح لنا أنه 15 من 19 كانوا سعوديين كانت تلك كارثة كارثة كبيرة |
Bush Yönetimi'nin aldırmadığı 11 Eylül'de hayatını kaybeden 500'den fazla kurbanın yakını Suudi Kraliyet Ailesi ve diğerlerine dava açtılar. | Open Subtitles | تم إهماله بواسطة إدارة بوش أكثر من 500 قريب لضحايا 9/11 أقاموا دعاوى ضد أمراء سعوديين وآخرين |
19 hava korsanının 15 tanesi de Suudi'ydi. | Open Subtitles | وأن 15 من الـ 19 مختطف كانوا سعوديين |
Böylece Suudi Arabistanlılara şunu sordular; Ülkenizdeki her 100 kişiden kaçı aşırı kilolu veya obezdir? | TED | ولذلك سألوا السعوديين لكل 100 شخص بالغ في بلدك، كم منهم يعاني من زيادة الوزن أو السمنة؟ |
Çünkü Suudi Kraliyet Ailesi ve ortakları son otuz yıl içide Bush Ailesi ve dostları için bu kadar yatırım yaptılar. | Open Subtitles | لأن هذا هو مقدار ما أعطاه أصحاب السمو السعوديين و رفاقهم لعائلة بوش أصدقائهم |
Bu kadının Suudi bir prense suikast düzenlemek istediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تريد إخباري أن هذه المرأة تريد إغتيال أمير سعودي ؟ |
en değerli olanı.Doğrulanmamış bir kaynağa göre, bir Suudi milyoner bu ayakkabılar için 10 milyon dolar önerdi. | TED | لانه وتبعاً لتقرير غير مؤكد فقد عرض مليونير سعودي 10 ملايين دولار لاجل زوج الاحذية تلك |
- Bin Ladin Suudi'ydi. Uçak kaçıranların 15'i de Suudi'ydi. | Open Subtitles | (بن لادن) كان سعوديا و15 من الخاطفين كانوا أيضا سعوديين |
Layla ve babası Suudi vatandaşı. | Open Subtitles | ليلى " ووالدها رعايا سعوديين " |
En büyük hissedar bir Suudi. | Open Subtitles | سيتى جروب،سيتى بنك بهما أكثر الأسهم المملوكة للسعوديين أمريكا أونلاين تايم وارنر بها عدد ضخم من المستثمرين السعوديين |
Şu anki görevimiz, Suudi Krallığındaki dostlarımızın petrol sahalarını gelecek bir emre kadar korumak. | Open Subtitles | مهمتنا الحالية هي حماية حقول نفط أصدقائنا السعوديين الطيبين |
1980lerde Suudi'lere sattığımız kimyasal bir madde. | Open Subtitles | إنه عنصر كيميائي بعناه إلى السعوديين في الثمانينيات |
Suudi uyruklu Usame Bin Ladin, Kraliyet ailesine hizmet etmeyi | Open Subtitles | وكمواطن سعودي , عرض أسامة بن لادن خدماته |
Suudi bir adamın gelmesi ihtimaline karşı yemek takımı alıp iç çamaşırım ile doldurmalıyım. | Open Subtitles | سأذهب لوضع كلسوني فوق سخانة تحسباً لقدوم أيّ سعودي |
Kızın sözde işinin Suudi prensle seyahat etmek olduğunu biliyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يعرفون بأنّها تتنّقل مع . أمير سعودي |