Sürüler halinde, makinalı tüfeklerle her zamanki resim kontrolünden geçirdiler. | Open Subtitles | الألمان بحثوا عنه بجنون ,لقد جمعونا ووضعوا علينا مزيد من البنادق |
- Geri tepmeyen tüfeklerle RPG'lerden ne haber? | Open Subtitles | ماذا عن البنادق عديمة الارتداد و الار بي جي؟ |
İsteklerini el bombaları ve makineli tüfeklerle infaz ediyorlardı. | Open Subtitles | فارضة إرادتها بواسطة القنابل اليدوية و البنادق الرشاشة إنه زمن زعماء العصابات |
Bunu protesto ettiklerinde İtalyan general bunların üzerine top ve tüfeklerle ateş ettirmiş. | Open Subtitles | وعندما تظاهروا, ذلك الجنرال الإيطالي ..أمر بإطلاق النار عليهم ببنادق قديمة وبمدافع |
Modoc Kızılderilileri savaşlarında kullanılan namludan tıkanarak doldurulan eski tüfeklerle ilgileniyorum. | Open Subtitles | أنا متهمة ببنادق التحميل القديمة التى إستخدمت أثناء حرب (مودوك) الهندية |
üç gemim şu anda senin limanına oturdu... barut ve tüfeklerle birlikte... adil olmayan şavaşını kazanman garanti artık. | Open Subtitles | حسناً لدي ثلاث سفن راسية في مرفأك محملة بالمسحوق و البنادق وهي ستضمن بالتأكيد فوزك بالحرب الطموحة |
Beni o tüfeklerle avlayabileceğinizi mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | تعتقدون أنكم يمكنكم إصطيادي بهذه البنادق ؟ |
Üst güvertedeki tüfeklerle yaylım ateşi açın. | Open Subtitles | أريد حاملي البنادق على حبال الأشرعة كي أوقف هجومهم |
Milis kuvvetleri oradaki kasabaya bomboş geldiler, sonra da ellerinde tüfeklerle çıktılar. | Open Subtitles | الجيش لقد وصل للمدينة إنّهم مئات وترك البنادق في متناول اليد. |
Herkes gitti. Bu tüfeklerle ne yapıyorsunuz? | Open Subtitles | كل الناس نزلت ماذا تفعل بتلك البنادق ؟ |
Vücudun ve zihnin huzur içinde olduğu her gün oklarla, tüfeklerle, mızraklarla ve kılıçlarla delik deşik edilmek üzerine meditasyon yapılmalıdır. | Open Subtitles | "الواحد يجب أن يتأمّل فى أن يتمزّق إربا إربا " بالسهام، البنادق, الرماح والسيوف، "بأن يحمل بالموج المندفع، |