Özellikle insan tükürüğü, vücudumuzdaki proteinleri ve hormonların bileşimine ayna tutar ve bazı kanserler, bulaşıcı ve otoimmün hastalıklar için erken uyarı sinyalleri verebilir. | TED | إن لعاب الإنسان على وجهٍ خاصٍ يعكس تركيبة بروتينات وهرمونات أجسادنا، وبمقدوره إصدار إنذار مبكّر عن إصابات سرطانية مؤكَـدة والأمراض المُعدية، وأمراض المناعة المكتسبة. |
tükürüğü yok. Dudakları susuz toprak gibi çatlamış. | Open Subtitles | ، ليس لديها أي لعاب ، وانظر شفتيها متشققتين وجافتين |
Ama bu, güvenlik görevlisinin tükürüğü olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعني أنه بصاق حارس الأمن |
Köpek tükürüğü insandan daha temizdir. | Open Subtitles | بصاق الكلب أفضل من الأنسان |
Ve hallettiniz de, Zoe Mercado'nun cesetteki tükürüğü inceleyen kişi olmasından emin oldunuz ve beklediğiniz gibi Louis Bowman ile eşleştirdi. | Open Subtitles | ، وفعلتِ ذلك تأكدت من ان زوي ميركادو هي من ستختبر اللعاب على ملابس ماريسا و، كما توقعتِ قامت بمطابقته مع لويس |
Eğer o şeylerden biri kolunu ısırıp tükürüğü ile seni zehirlerse burda isin biter. | Open Subtitles | هل تعرف أنه إذا عضك أحدهم في ذراعك ،ونقل لعابه أليك فستأتي إلى هنا؟ |
Tanrım, tükürüğü bile tatlı. | Open Subtitles | حتى بصاقها حلو، يشبهُ حلوى جولي رانشر. |
Kardeş tükürüğü! | Open Subtitles | ! مقرف ! بصقة الأخت |
Yani bolca tükürüğü ve kalçasındaki yarada demir mi var? | Open Subtitles | إذن كان لديه لعاب وحديد في الجرح على فخذه؟ |
Tarağından bir tutam saç, tükürüğü, ona ait bir şey lazım... | Open Subtitles | أحتاج لخصلة شعر من مشط لعاب,او شيء فيه رائحته... |
Ööö, aslan tükürüğü. Hayır, dur. | Open Subtitles | لعاب أسد , يعع , كلا , توقف |
İlk kaynak, kadın tükürüğü. | Open Subtitles | المرشح الأول أنثى , عينة لعاب |
- İyiymiş. Adamın zehirli tükürüğü var. | Open Subtitles | هذا رائع بصاق مسموم |
Yaşlı adam tükürüğü az gelmişti sanki. | Open Subtitles | -رائع، مزيد من بصاق العجوز |
Asit tükürüğü. | Open Subtitles | بصاق حامضي |
Basitçe kan, ...meni ya da tükürüğü ayırabilirsin. | Open Subtitles | في الأساس، يمكنك الكشف إذا كان هناك دم، مني... اللعاب. |
Darrel'ın hücresinde bulunan tükürüğü inceledim. | Open Subtitles | " لقد حللت اللعاب من زنزانة " ديرل |
Greg'in yeleğindeki tükürüğü de incelemiş. | Open Subtitles | " أيضاً فحصت اللعاب على معطف " كريغ |
tükürüğü işe yarayabilir. | Open Subtitles | لعابه سيكون مفيد جداً |
Bu onun tükürüğü. Tüm vücudunu kaplıyor. | Open Subtitles | إنه لعابه, يغطي جسمه |
Onun tükürüğü kadar değerli olmayan insanlardan. | Open Subtitles | من أشخاص لا يساوون بصاقها حتّى |
Evet, kuş tükürüğü. | Open Subtitles | وجدت بصقة طير |