"tüm dünyadaki" - Traduction Turc en Arabe

    • حول العالم
        
    • في جميع أنحاء العالم
        
    • العالم كله
        
    • العالم بأسره
        
    • في كل العالم
        
    • كل أنحاء العالم
        
    250 yıldır tüm dünyadaki ebeveynler, daha küçük aileler kurmaya karar veriyor. TED لمدة 250 سنه , الوالدين حول العالم قرارو ان يحظوا بعائلة صغيره
    Eğer baskı altında geri çekilirsek tüm dünyadaki prestijimiz zedelenir. Open Subtitles إذا انسحبنا تحت الضغط، فإن مكانتنا حول العالم ستتعرض للتهديد
    Ve şimdi vahşi yaşamda tüm dünyadaki hayvanların genetik yapılarında büyük değişiklikleri hızlandırıyor. Open Subtitles والآن كل شيء أصبح جامحاً وتُسرّع تغيرات كبيرة للتركيب الجيني للحيوانات حول العالم
    Sadece tüm dünyadaki iş alanlarını ve piyasaları mahvetmen gerekiyordu. Tamam. Open Subtitles أنت تريد أن تدمر الصناعات والاقتصاد في جميع أنحاء العالم لتفعلها
    Bir zamanlar Shaw tüm dünyadaki istihbarat örgütlerinin yanlışlarını sızdırıyordu ama bu istasyona art arda üç kez vurdu. Open Subtitles أنت تعرف شو، عنيد وسرب اخطاء الوكالة في جميع أنحاء العالم لكنه ضرب هذه المحطة ثلاث مرات على التوالي
    O tüm dünyadaki en iyi arkadaşlarımdan biri, ve ölmesini istemiyorum. Open Subtitles إنه أحد أعز أصدقائي في العالم كله ولا أريده أن يموت
    tüm dünyadaki yeni yıl kutlamalarında herkesin sakin olmasında fayda var. Open Subtitles إلى طوائف عبادة الشيطان على بث الفوضى فى موسم الأعياد حول العالم بأسره
    Bence Tim ve takımı tüm dünyadaki okul müdürlerine ilham verecekler -- ve ebeveynlere de öyle. TED أعتقد أن تيم وفريق العمل في المدرسة سيلهمون مديري المدارس حول العالم والآباء.
    tüm dünyadaki ulusların refah seviyesinin artmasının; bireylerin, kendi çıkarlarının peşinden gitmeleri ile oluşacağını söyler. TED ويتحدث عن كيف ستزدهر الدول حول العالم عبر مطاردة الأفراد للربح الفردي.
    tüm dünyadaki itirafçılardan e-postalar almaya başladım. TED تلقيت بريد إلكتروني من الوشاة حول العالم
    Şu anda tüm dünyadaki öğrenciler çaresizlik içinde bir değişiklik için çığlık atıyorlar. TED يصرخ الطلاب حول العالم الآن من أجل التغيير بأصوات مخترقة لليأس
    Birkaç bin yıl içinde, tüm dünyadaki kültürler kendi içeceklerini fermente ediyorlardı. TED خلال بضعة آلاف من السنين، كانت الحضارات حول العالم تخمر المشروبات الخاصة بها.
    Eşsiz bir elektromanyetik enerji alanı üzerinde yer alıyor. Bu enerji, tüm dünyadaki benzer alanlarla bağlantılı. Open Subtitles فوق جيب طاقة كهرطيسية فريدة، وتتصل تلك الطاقة بجيوب مماثلة حول العالم
    Şöyle ki, her gün tüm dünyadaki geri dönüşüm tesislerimizde insanların ürettiği yaklaşık 450.000 tonluk atığı elden geçiriyoruz. TED لأنه في كل يوم في محطات التدوير لدينا في جميع أنحاء العالم نتعامل مع نحو مليون رطل من الأشياء التي تخلص منها الناس
    Antraktika tüm dünyadaki en uç hava koşullarından birine sahiptir. TED والظروف في القارة الجنوبية هي من أكثر الظروف قسوة في جميع أنحاء العالم.
    Kısa zaman sonra tüm dünyadaki marketlerde ortaya çıktı ve artık nefis bir tat olarak görülüyor. TED وسرعان ما غزا الأسواق في جميع أنحاء العالم. والآن، غدا أحد الأطعمة الفاخرة.
    tüm dünyadaki en iyi arkadaşımdı, ama sonra üstünde senin ismin olmadan marka parfümünü çıkardı. Open Subtitles كانت صديقتي المقربة في العالم كله, ومن ثم وضعت توقيعك علي العطر بدون اي اسم عليه
    Sanırım söylediğim şey, içkilerin hepsi, tüm dünyadaki tüm şehirleri birleştirir. Open Subtitles اظن ان ما أقصده هو من بين كل المطاعم التي تقدم شرابا في البلدات كلها في العالم كله
    Yüzün tüm dünyadaki tüm gazetelerin ana sayfalarında olacak ve o andan sonra yalnızlık diye bir şey olmayacak. Open Subtitles سيكون وجهكِ على الصفحات الأولى لكل الصحف في العالم بأسره ولن يترككِ أحد لوحدكِ حينها
    Mısır çabucak tüm dünyadaki en ucuz hayvan yemlerinden biri hâline geldi. TED الذرة سرعان ما أصبحت واحدة من أرخص الأعلاف الحيوانية في كل العالم.
    Aldıklarını tüm dünyadaki sığınaklarına götürdüler. Open Subtitles و الغنيمة كانت متناثرة في مخابئ في كل أنحاء العالم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus