tüm sorular halka açık danışma ofisimize yöneltilebilir. | Open Subtitles | كل الأسئلة سيجيب عنها مكتب معلومات الجماهير |
Bence her zamanki içtenliğiniz ve yalınlığınızla kendinizi açıklarsanız tüm sorular, herkesi memnun edecek şekilde yanıtlanacaktır. | Open Subtitles | من رأيي أنه إذا تكلمت معهم بصراحة ووضوح كل الأسئلة سوف تصل إلى حد الإرضاء لكل شخص هنا |
Sorduğunuz tüm sorular bunu kuşattı, neden bittiğini. | Open Subtitles | كل الأسئلة التي طرحتها حول ذلك، لماذا انتهت. |
Çıplak haldeyken tüm sorular insana biraz kişisel geliyor. | Open Subtitles | كل الاسئلة تبدو انها شخصية عندما تكونين قائدة |
Yani tüm sorular değişip duruyordu. | Open Subtitles | اعنى ، كل الاسئلة كانت تتغير باستمرار |
tüm sorular son testi çözecek olmalı. | Open Subtitles | يجب أن نحل جميع الأسئلة لكي ننهي الإمتحان |
Gerçek mutsuzluk tüm sorular cevaplandığında yaşanır çünkü geriye sorulacak soru kalmamıştır. | Open Subtitles | البؤس الحقيقي إذا كانت جميع الأسئلة قد تمت إجابتها, لن تتبقى أسئلة لطرحها. |
Yani, tüm sorular ve ikinci tahminler onunla ölüyor. Şerefe. | Open Subtitles | نخب كل الأسئلة والشكوك التي ستموت معهُ |
tüm sorular ana ofiste sorulur. | Open Subtitles | كل الأسئلة تمر خلال المكتب الرئيسي. |
Gerçek mutsuzluk tüm sorular cevaplandığında yaşanır çünkü geriye sorulacak soru kalmamıştır. | Open Subtitles | البؤس الحقيقي إذا كانت جميع الأسئلة قد تمت إجابتها, لن تتبقى أسئلة لطرحها. |
tüm sorular. | Open Subtitles | جميع الأسئلة |