Tamam o zaman sana bir tabure bulalım. | Open Subtitles | حسناً، إذاً سنجلب لك مقعداً طويلاً. |
Sağ tarafınızda tabure olacak. Bunu kara deliğin içine koyacağım. | Open Subtitles | ستجد مقعداً إلى يمينك، سأضع هذه "الخامات فحسب في "الثقب الأسود |
Neden başka bir tabure almıyorsun ki yani? | Open Subtitles | ولِم لا تشتري مقعداً آخر وحسب؟ |
Sandalye dedim, tabure değil. | Open Subtitles | قلتُ لك مقعداً وليس مُتكأً |
Sana bir tabure getireyim mi? Böylece beni tehdit ederken gözlerimin içine bakabilirsin. | Open Subtitles | أأحضر لكَ سلّماً لتتمكّن مِن النظر في عينَيّ عندما تهدّدني؟ |
Baksana, tabure taşıyan bir karınca gördüm. | Open Subtitles | إنظري، هناك نملة تحمل مقعداً |
- Bir tabure alacağım! | Open Subtitles | -سوف أجلب مقعداً! |
Sana bir tabure getireyim mi? Böylece beni tehdit ederken gözlerimin içine bakabilirsin. | Open Subtitles | أأحضر لكَ سلّماً لتتمكّن مِن النظر في عينَيّ عندما تهدّدني؟ |