ki basitçe yazı tahtasını kurgu çizimleri için yenileyen çevrimiçi bir ortam. | TED | هذا ما هو إلا مساحة على الانترنت، و الذي هو – بكل بساطة لوح رسائل معدَّل و الذي يشجع الكتابة التعاونية للخيال. |
- Aynen. Ve sörf tahtasını yukarı kendisinin bağladığını söyledi. | Open Subtitles | وقال بأنه ربط لوح التزلج إلى سقف السيارة بنفسه |
Ouija tahtasını alacaksın ve onu, her neyse işte, davet edeceksin... | Open Subtitles | حسناً سوف تستخدم لوح أويجا وستقوم بدعوة ذلك الشيء للداخل أياً كان |
"Eğer ilan tahtasını fırlatıp atarsak, sen de sınavlara girebilirsin" | Open Subtitles | عندما نرمي لوحة الإعلانات هذه بعيداً يمكنك أن تظهري للإمتحانات |
Biz o ilan tahtasını oradan koparıp dışarı fırlatalım. | Open Subtitles | نحن سوف نمزق لوحة الإعلانات هذه ونرميها بعيداً |
Ondan uzaklaşmak için bir koşu iskele tahtasını çıktım... sonra da bunu yaptığıma üzüldüm. | Open Subtitles | ركضت على اللوح الخشبي لأبتعد عنه بسرعة! لكني فجأة شعرت بالسوء لتصرفي هذا |
Satranç tahtasını fark edilmeden yeniden düzenleyebilecek kadar zeki. | Open Subtitles | تعرف وظيفتها جيدًا حادة بالدرجة الكافية لتستطيع ترتيب رقعة الشطرنج بدون إثارة الريبة. |
Dışarı çıktın ve gördüğüm en güzel Ouija tahtasını aldın ve onu oturma odamızın ortasına koydun, değil mi? | Open Subtitles | ألعن وأجمل لوح أويجا شاهدته في حياتي ووضعته في وسط غرفة المعيشة |
Bira kaybolduktan sonra konuşma tahtasını çıkardım. | Open Subtitles | عندما إختفت ،تلك الجعة أحضرت لوح التكلم مع الأرواح |
Konuşma tahtasını denedim. EMF ile taradım. | Open Subtitles | أقصد، قمت بإستخدام لوح التكلم مع الأرواح، وأجريت العديد من المسحات الكهرومغناطيسية |
Sadece, satranç tahtasını temizlemek için biraz zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا فقط أحتاج لبعض الوقت لاخلاء لوح الشطرنج |
Derken süper bir sörf dükkanına girdim ve sörf tahtasını parlatan bir adam gördüm. Burada sörfçü mü gördün? | Open Subtitles | وتوجّهتُ داخل هذا المتجر الرّائع للمُتزلّجين، ورأيتُ ذلك الرّجل يُلمّع لوح تزلّج. |
Yani ruh hapsolunca Ouija tahtasını mı yaktınız? | Open Subtitles | إذن أنتِ قمتِ بحرق لوح التتبُع عندما علقت الروح فيه |
Ama önce, nasıl olduğunu anlasın diye sörf tahtasını çalarım. | Open Subtitles | لكن أولا، أود أن سرقة لوحة له حتى انه يعرف ما شعرت. |
Büyük yarıştan önce ezeli rakibi Gonzo tahtasını sabote etmesin diye geceleri mi sörf yapıyordu? | Open Subtitles | هل أخبرتيني أنه كان يتجول في الليل ؟ وكان لا يريد من عدوه جونزو أن يخرب لوحة مجددًا قبل المنافسة الكبيرة ؟ |
Sıranın önüne geçiyorsun, hemşireleri çalıyorsun ameliyat tahtasını bile yeniden ayarladın. | Open Subtitles | لقد تجاوزت الصفوف وسرقتِ الممرضات حتى أنكِ أعدتِ ترتيب لوحة غرفة العمليات |
Biliyor musun, ben çocukken ah, ben... yatak odamda, ilan tahtasını duvara dayayıp altına çömelerek bayağı samimi bir kokteyl salonu oluşturmuştum. | Open Subtitles | عندما كنت طفل صنعت ردهة كوكتيل إبداعية حميمة في غرفتي بوضع لوحة منشورات على الجدار وأتمرن تحتها |
Onlardan kazandığımızla yeni skor tahtasını ...ödeyebileceğimizi düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن على امل اننا سنتمكن من الدفع من أجل شراء لوحة جديدة... مع عائدات بيعها... |
Kıçını ofise geri getir ve duvarındaki lanet Dart tahtasını da çıkart! | Open Subtitles | تحرك إلى المكتب وانزع لوحة التصويب تلك من حائطك! |
Ondan uzaklaşmak için bir koşu iskele tahtasını çıktım... sonra da bunu yaptığıma üzüldüm. | Open Subtitles | ركضت على اللوح الخشبي لأبتعد عنه بسرعة! لكني فجأة شعرت بالسوء لتصرفي هذا |
ruh tahtasını hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | تذكروا ما كُتب على اللوح الروحاني |
Tüm satranç tahtasını tarafsızca göremediğin için. | Open Subtitles | انه لفشل بالنظر الى رقعة الشطرنج بأكملها بلا عاطفة. |