Yani, bize baksana, haşin bir aile gibiyiz, takılıyoruz ve el sıkışıyoruz ve güreşiyoruz her tarafta. | TED | اقصد, انظري إلينا نحن عائلة مترابطة نتسكع, نصافح ايداينا, ونتصارع في الجوار |
O kadar uzun zamandır beraber takılıyoruz ki birbirimize benzemeye başladık. | Open Subtitles | لقد كنا نتسكع طويلا سويا حتى بدأنا نشبه بعضنا البعض "نتسكع"? |
Genelde burada takılıyoruz, efendim. | Open Subtitles | هذا هو المكان اين تود ان نتسكع بالخارج يا سيدى |
Genelde hep Rabah'la takılıyoruz ve annesine saygım sonsuz. | Open Subtitles | أنا دائماً أتسكع مع رباح لذا فإنني أحترم والدته |
Olmaz kal. Biz de aylak aylak takılıyoruz. | Open Subtitles | كلا ، ابقي معنا سوف نتسكّع في الجوار وحسب |
Sadece biraz takılıyoruz. | Open Subtitles | نحن ربما سوف نعبث قليلا. |
Ben ve arkadaşım, birlikte uzun süredir takılıyoruz, ve... bütün bu zaman boyunca, kendime durmadan bunların gerçekten bir şey ifade etmediğini söylüyordum. | Open Subtitles | أنا و صديقي نتسكع منذ مدة و كنت أقول لنفسي |
Yani sadece takılıyoruz. | Open Subtitles | سأفصل بين الأمرين أنا أعني، نحن نتسكع فقط |
Bize bak, bir çift çatlak Sacramento'da takılıyoruz. | Open Subtitles | انظر إلى حالنا ، اثنان من المجانين نتسكع في ساكرامنتو |
Ama artık öyle değil. Biz sadece takılıyoruz. | Open Subtitles | معاً نتسكع نحن الآن, كذلك الوضع يعد لم ولكن |
Haftada bir uğrayan şu adam var, ve havuz başında takılıyoruz | Open Subtitles | هناك ذاك الرجل الذي يأتي مرة في الأسبوع والذي نتسكع معه قربَ المَسبح |
Tansiyonu düşürmek için, insanların içinde takılıyoruz. | Open Subtitles | لذا، نحن نتسكع في أماكن عامة لتجنب الإغراء. |
O zamanlar kendimi iyi hissetmemi sağladı ondan beridir de takılıyoruz işte. | Open Subtitles | لقد جعلتني أشعر بتحسن أنذاك, ونحن نتسكع مع بعض مذاك الوقت |
İş dışında kankalar gibi birlikte takılıyoruz. | Open Subtitles | نتسكع خارج العمل في منزلك مثل صديقين مقربين. |
Pekala, eğer okadar kötü bir seks ise neden bu adamlarla takılıyoruz? | Open Subtitles | اذا كانت مضاجعته سيئة لماذا نتسكع مع هذا الشخص؟ |
Bizde öyle takılıyoruz. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين ، فقط أتسكع في الأنحاء |
Sadece takılıyoruz. Dükkanım fıstık yuvası. | Open Subtitles | نحن نتسكّع معاً. |
Sadece takılıyoruz, evlat. | Open Subtitles | نحن نعبث معك فقط يا صغير |
Onunla değilim.Sadece takılıyoruz. | Open Subtitles | أنا لست معها. نحن فقط شنقا. |
Bir gün takılıyoruz ve eve gidip yatacağım ama bir deneyeyim dedim ve bir fırt çektim. | Open Subtitles | في ليلة من الليالي كنا نتجول وكنت سأذهب للبيت وأذهب للنوم لكنني سأجربها فقط أخذت شفطة صغيرة جدا |
Tamam. Lynly ve ben takılıyoruz. Büyütecek bir şey yok. | Open Subtitles | حسناً حسناً ليلين وانا نقضي بعض الوقت معاً مع الخطب |
Annemlerle birlikte takılıyoruz. | Open Subtitles | نحن نَتدلّى مَع أبويِّ. |
Yatmıyorum. Sadece takılıyoruz. Eğlenceli. | Open Subtitles | لا أضاجعه نحن نخرج معاً فحسب |
Şakacı olmaya çalışmıyorum ama sen ve ben, kankaca takılıyoruz ortalığı yıkıyoruz falan. | Open Subtitles | لا احاول ان اكون مضحكاً لكن ! انا وانت نترافق رائع |
Sadece bir kaç haftadır takılıyoruz sonuçta evli falan değiliz. | Open Subtitles | لقد كنا نخرج معا ً لعدة أسابيع ليس الأمر وكأننا مرتبطين |