Bonnie sizin, tam da bizim takılmamız gereken tarzda insanlar olduğunuzu düşünüyor. | Open Subtitles | بوني تعتقد بأنكم ذالك النوع من الناس الذي يجب أن نتسكع معهم |
Birlikte takılmamız çok güzel. Ben bundan çok zevk alıyorum. | Open Subtitles | من الجيد لنا أن نتسكع سوياً، أنا أستمتع. |
Yani tüm gece burada öylece oturup senin şu, sersem, yaşlı arkadaşlarınla mı takılmamız gerekiyor? | Open Subtitles | لذا، من المفترض لنا المكوث هنا نتسكع مع أصدقائكي المملين المسنين طوال الليل؟ |
Burada beraber takılmamız güzel. | Open Subtitles | هذا رائع أن نتسكع هنا مثل... |
Buralara beraber takılmamız çok iyi oldu, değil mi? | Open Subtitles | هذا رائع أن نتسكع هنا مثل... |
Beraber takılmamız? | Open Subtitles | نتسكع |